Atatürk'ün, Pasinler Depremi sonrasında yaptığı Erzurum ziyaretinde Erzurum Lisesi'ne ayırdığı zamanı Ahmet Hamdi Tanpınar şöyle anlatıyor: "Bir ikindi vakti lisede otururken boğuk bir gürültü ile yerimizden fırladık. Her şey sallanıyordu. İlk önce şehrin yıkıldığını zannettik, halk bir türlü evlerine girmek istemiyordu. Bu korkuya, o sıralarda Erzurum'a gelerek ATATÜRK son verdi. ATATÜRK' ü ilk defa Erzurum'da gördüm. Onunla tek konuşmam da Erzurum Lisesi'nde oldu. İki gün evvel Kars Kapısı’nda bütün şehir halkı ile beraber karşılaştığım adam, liseye gelir gelmez, beraberindeki "huzuru mutad zevatın" arasından adeta sıyrılarak aramıza girdi. O gününü Erzurum Lisesi'ndeki hocalara, talebelere ve orada rastlayacaklarına vermişti. Yarım saatte gidecekti. Üç buçuk saat bizimle kaldı. Erzurum Lisesi' nin beyaz badanalı tek kanepesi kırık muallimler odasında bana sorduğu suallere cevap verirken zihnim şüphesiz onunla çok doluydu."
Üzerine eski harflerle "Gazi Paşa muallimler arasında" notu düşülen fotoğrafın yapıştırıldığı kartonun arka yüzünde, yeni harflerle ve daktiloyla yazılmış "Gâzi Erzurumda muallimler arasında. 30 eylül 1924. Oturanlar soldan: açık renk kalpaklı Rauf (Rize), Kılıç Ali (G. Antep), Ferik Ali Sait Paşa (Akbaytogan), Gâzi, Vâli, Zühtü, en sağda yarbay Tevfik (Bıyıklıoğlu), Gâzinin arkasında başyâver binbaşı Rüsuhi (Savaşçı), muhafız kıt´aları kumandanı binbaşı İsmail Hakkı (Tekçe)." açıklaması yer almaktadır.
Fotoğrafta arka sırada, sağdan üçüncü, genç edebiyat muallimi Ahmet Hamdi'dir.