Enis Batur´un, 1977-1991 yılları arasında yapmış olduğu söyleşilerden bir seçmeyi topladığı kitabı... İthaf, "Enis Batur´dan Canan´a ... ne tuhaf SÖZ´LÜK değil mi? Sevgiyle, Enis Batur" şeklindedir.
Kitabın ilk sayfasına Demirtaş Ceyhun tarafından Aziz Nesin´in vefatına dair şu not düşülmüştür: "6 Temmuz 1995 günü gece yarısı Çeşme´de bir otelde kalp krizinden öldü. Akşam, Ahmet Piriştina´ların Çeşme´deki villasında Prof. Sadun Aren ve eşiyle de birlikte imişler."
İrlandalı astronom Sör Robert Stawell Ball´ın, evrenbilimin ilk teorilerinden biri olan Nebula hipotezinin ışığında Güneş Sistemi´nin oluşumunu okurlara yalın bir dille sunduğu çalışması... Kitabın ilk sayfasında "British Oriental Bazaar - Kilitch Ali-Pacha Street / Galata - Constantinople" damgası yer almaktadır. Yaldız süslemeli orijinal bez cildinde.
"Sevgili Sevgi (Sanlı) Ana´ya saygılarımla..." ithafıyla imzalıdır. Yılanların Öcü ve Irazcanın Dirliği nehir roman üçlemesinin son kitabı olan Kara Ahmet Destanı, Irazca´nın torunu Ahmet´in köyden şehre gelip okuma serüvenini; emekçi ve yoksullarla kapitalist düzene karşı çarpışmasını anlatır...
Kapak kompozisyonu Ressam Turgut Zaim’in kızı olan Oya Zaim Katoğlu tarafından hazırlanmıştır.
Modern Türk şiirine 1935 yılından beridir damga vurmuş İkinci Yeni şiir akımı içinde en önemli şairdir. 1980 yılında Kül adlı şiir kitabıyla 1980 Yılı Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü’nü aldı. Özel olarak birinci hamura 1100 nüsha basılmış ve tümü numaralandırılmıştır: 690 numara.
İthaf, "Murat´a başarılar dileğimle" şeklindedir.
1969 yılında Akşam gazetesi, genç gazeteci Çetin Altan ve yeni foto muhabiri Ara Güler’in Al İşte İstanbul adlı yazı dizisini yayımladı. Çetin Altan ve Ara Güler, semt semt dolaştıkları İstanbul’un o döneme ait panoramasını büyük bir ustalıkla okuyucuya ulaştırmışlardı.
Ruşen Eşref Ünaydın´ın, Türk Edebiyatı´nın 18 büyük edibi ile yaptığı söyleşileri topladığı eseridir. Eserde yer alan şair ve yazarların portreleri Cemil Cem tarafından çizilmiştir. Şair ve yazarlar: Abdülhak Hamit (Tarhan), Nigar Hanım, Sami Paşazade Sezai, Halit Ziya (Uşaklıgil), Cenap Şahabettin , Hüseyin Cahit (Yalçın), Süleyman Nazif, Rıza Tevfik (Bölükbaşı), Mehmet Emin (Yurdakul), Halide Edip (Adıvar), Hamdullah Suphi (Tannöver), Ziya Gökalp, Köprülüzade Mehmet Fuat (Köprülü), Ömer Seyfettin, Refik Halit (Karay), Fazıl Ahmet (Aykaç), Ahmet Haşim, Ali Kemal.
Nazım Hikmet'in, Hint devrimcilerinin İngiliz emperyalizmine karşı mücadelesiyle Türkiye'deki devrimci mücadele arasında paralellik kurduğu, yer yer otobiyografik ögeler de taşıyan, en güzel şiir kitaplarından biri... Kapak kompozisyonu Ali Suavî tarafından yapılan kitabın iç resimlerini Fikret Mualla yapmıştır. Yayıncısının orijinal baskılı cildi içinde...
"Osmanlı Müellifleri" adlı eseriyle ünlü bibliyografya ve biyografi alimi Bursalı Tahir Bey´in, Muallim Vahyi Efendi tarafından kaleme alınan biyografisidir.
On makaleden oluşan eserin ilk altı makalesinde Türk-İngiliz ilişkilerine temas edilmekte, bu ilişkilerin tarihî seyri ve İngilizlerin emperyalist emelleri üzerinde durulmaktadır. Diğer makalelerde Türk-Hint Müslümanları arasındaki münasebetler, Türk-Mısır ilişkileri ve Türklerle Arapların birbirinden ayrılması konusu işlenmektedir.
İsmet Özel, şiirin özüne ve estetiğine uygun olarak bireysel odaklı şiirler kaleme almıştır. Bu noktada en önemli dayanağı, zihinsel işleyişi tamamen serbest bırakıp ortaya çıkan her ne ise onu, sonradan bilinçli bir düzene sokarak şiirin sınırlarına dâhil etmekti. Şairin ilk şiirleriyle edebiyat ortamında çarpıcı bir biçimde yer bulması da söz konusu olan bu dayanaktan hareket ederek “şair oluş ile insan oluş” arasındaki boşluğu yaratıcı söyleyişle dolduruyor olmasıyla mümkün oldu.
Sultan İkinci Abdülhamid döneminde F. Leoffler (Löfler) tarafından litografi tekniğiyle hazırlanmış İstanbul panoraması ile Boğaziçi haritasının, kabartmalı özel ciltlerinde sınırlı sayıda basılantıpkı basımları. Bir yüzünde, Sultan İkinci Abdülhamid tuğrası altında Osmanlıca "Hazret-i Şahane Litoğrafi" ve "İstanbul Manzarası" yazılıdır. Bir diğer yüzünde ise "Panorama de Constantinople" yazılıdır.
Behçet Necatigil, Sedes´in Fransız Maurice Leblanc´tan "Arsen Lüpen" ve İngiliz Conan Doyle´den "Şerlok Holmes" polis ve dedektif roman çevirileriyle tanındığını belirtir. Ortaç, okurların ünlü Fransız yazarlarının çoğunu Sedes´in kaleminden tanıdığını söyler. Sedes, döneminde popüler romanlar ve günlük olayları konu alan hikâyeler yazmıştır. Bunlar dönemin gerçeklerini yansıtmaması; din, felsefe, siyaset, ekonomik ve sosyal durum gibi konular etrafında teşekkül etmemesi veya bu konulara değinmemesi bakımından kimi çevrelerce eleştirilmiş, sanatsal ve estetik bir değere sahip olmadığı vurgulanmıştır. Alemdar Yalçın, Tanzimat´la birlikte Fransızcadan dilimize çevrilip ilgi gören bu tür romanlar olduğunu belirtirken Sedes´in romanlarında sıradan duygulara seslendiğini, toplumun orta kültür tabakasına ve gençlerine hitap ettiğini, üst kültür gruplarına ise estetik bir haz vermediğini ifade eder. Yeni cildindedir.