PHEBUS, 09.06.2024 saat: 22:00'a kadar internet sitemizden pey verebilirsiniz. 22:02 itibariyle canlı mezat başlayacaktır. Kitap, Dergi ve süreli yayın hariç tüm ürünlerden % 20 ürün KDV'si alınmaktadır. Komisyon Oranı: % 20 + KDV'dir. ÖDEME SÜRESİ MÜZAYEDE BİTİMİNDEN SONRA 1 HAFTADIR.
"Gönderdiğiniz Almanca makaleyi aldım. Muhteviyatını pek ziyade şayan-ı istifade buldum. Teşekkür ederim efendim. imza: M. Kemal 24/1/26" ifadelerini içeren mektupta, "Muhteviyatını pek ziyade şayan-ı istifade buldum." cümlesinin üzeri sonradan çizilmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk´ü, Ankara üzerinde göğe yükseleln bir Hz. İsa ya da bir aziz olarak resmeden bu illüstrasyon, Kurtuluş Savaşı´nın kesin olarak kazanıldığı tarihten hemen sonra (15 Ekim 1922) yayımlanmıştır. İllüstrasyonun yanındaki sayfada ise "Mustapha Kemal" başlığıyla, son derece ilginç ve övgülerle dolu bir Mustafa Kemal Paşa portresi çiziliyor: "Tuhaf, tanımlanamaz gözleri, sarı saçlarıyla... Bazen korkutucu, bazen bir çocuk saflığında... Arkasında koca bir halk var ve yorgunluk nedir bilmiyor..."
Taksim Cumhuriyet Abidesi açılış töreni kartında yazanlar: "Mübeccel Reisicumhurumuz Gazi Hazretleri namına Taksim´de Cumhuriyet Meydanı´nda yapılmış olan abidenin Ağustos´un sekizinci çarşamba günü saat tam 18´de icra kılınacak resm-i küşadını maaile huzurunuzla şereflendirmenizi Abide Komisyonu Reisi İstanbul Mebusu Hakkı Şinasi Paşa rica ile kesb-i şeref eyler.
Elbise: Ceket atay(?) veya redingot, silindir veya melon şapka (Olmadığı taktirde siyah sütun) Erkan-ı Askeriye içün büyük üniforma.
Sultan Abdülaziz´in 1867 yılında çıktığı Avrupa seyahatinden iki yıl sonra III. Napolyon´un eşi Kontes Eugénie de Montijo (1826 - 1920), 1869 yılı Ekim ayı başında ayında İstanbul´a gelerek iade-i ziyarette bulundu. Mithat Cemal Kuntay, otobiyografik özellikler de taşıyan tek romanı “Üç İstanbul”da Adnan´ın "cinsi bir aşk" duyduğu Belkıs´la olan ilişkisini anlatır. Belkıs’ın kocası Erkanı Harp Müşiri Miralay Hüsrev Bey´in annesi,
kitapta Eugénie’nin İstanbul’a gelişini şöyle anlatır: "Üçüncü Napolyon´un karısı Eugeine İstanbul´a geldiği zaman, Türk kadınlarını mesirede görmek istemişti. Biz vükela (Osmanlı dönemindeki
hükümet üyeleri, bakanlar, vekiller) aileleri konak arabalarımızı pazar kayıklarıyla Beykoz´a geçirttik. Çayırlara şilteler serildi. Sırmalı ayvazlar, beyaz patiskalar içersinde yemek tablalarını getirdiler. Beykoz Çayırı´na bir ahşap köşk kurulmuştu; etrafı firdolayı balkon... Bu balkondan Sultan Abdülaziz, İmparatoriçe Eugeine´yle yanyana, yemeklerimiz yiyip bitirinceye kadar, bizi seyretti."
İstanbul´a gelen İmparatoriçe için taklar kuruldu ve şerefine resmi geçitler düzenlendi. Ayasofya´yı ve Pera´yı ziyaret eden Eugeine, şerefine verilen resmi geçidi izledikten sonra Beylerbeyi Sarayı´na gitti ve buradan da saltanat kayığı ile Beykoz´a hareket etti. Eugenie Beykoz Çayırı´nda kendisi için yapılan Hümayubanad Kasrı’nda, Kırım Savaşı kahramanı Serdar–ı Ekrem Ömer Paşa´nın kumanda ettiği resmi geçidi izledikten sonra Göksu´daki Küçuksu Kasrı´ndan hayranlıkla İstanbul´u seyretti. Le Monde Illustre dergisi, saray dekaratörü olarak çalışan Mr.Montani´yi kaynak göstererek ziyaret haberini okuyucularına şöyle duyurdu: "İmparatoriçe Hazretleri, Beylerbeyi Sarayı´ndan Beykoz´a kadar olan yolu Padişah ile birlikte saltanat kayığında aldı. Fransa Sefiri de aynı kayıktaydı. Majesteler üç saat sonra karaya çıktılar ve sırf bu maksatla yapılan güzel kasra gitmek üzere birlikte aynı arabaya bindiler. İmparatoriçe arabada Padişah´ın sağındaydı..." Derginin editörü, fotoğraflarla ilgili bir isim de telaffuz ediyor: "Diğer taraftan aynı mevzuda çok guzel fotoğraflar da elimize geçmiş bulunuyor. Ancak elimizde bol resim bulunduğu için bunlardan faydalanamıyoruz. Bununla beraber bu vesileyle Le Monde Illustre´yi hatırlayan Bay Sabah´a teşekkür etmeyi bir borç biliriz." Haberde teşekkür edilen Bay Sabah, Pascal Sebah Fotoğrafhanesi´nin (Pascal Sebah´ın ölümü sonrası stüdyoyu devralan oğlunun Polycarpe Joaillier ile ortaklık kurduğu dönemde "Sebah&Joaillier") sahibi Pascal Sebah (1823 - 1886) olmalı. Fotoğraf, Beykoz Çayırı´nda toplanmış kalabalığı ve özel olarak inşa edilen Hümayubanad Kasrı’nı birarada göstermesi dolayısıyla da 1869 tarihi için ilginç bir örnek. Beykoz Çayırı´ndaki bu tarihi anda şemsiyeleri ile güneşten korunan hanımlar kraliçe ve sultanı görebilmek için ahşap köşke bakıyorlar. Fotoğrafın sağ tarafındaki kupa arabasının yanındaki harem ağası fotoğraf çekildiğini farkederek objektife doğru
bakmış. Köşk ile izleyiciler arasındaki askerler ise güvenliği sağlamak amacıyla bir set oluşturmuş. Köşkün büyük balkonunda saray görevlileri, askerler ve davetliler görülürken, üst bölümünden de görevliler izleyicileri izliyor.
Dahiliye Nazırı Talat Paşa tarafından Maliye Nazırı Cavid Bey´e, İstanbul´dan Berlin´e 10 Nisan 1915 tarihinde gönderilmiş olan şifreli üç parça telgraftan birinde Enver Paşa´nın Çanakkale müdafaasından emin olduğu bildirilmekte, bir diğerinde ise Almanlarla imza edilecek mukavele ile alakalı özet bilgiler ibraz edilmektedir. Cihan Harbi´nin bütün cephelerde sürdüğü ve Çanakkale Savaşı´nın olanca ateşiyle Osmanlı Devleti´ni sarstığı bir tarihte, Ermeni tehcirinin hemen arifesinde devletin çok önemli iki bakanı arasında yapılmış olan bu şifreli muhaberatın ne kadar önem arz ettiği tahmin edilebilir. Bunların yanı sıra lot içerisinde "Omer Farouk" (Şehzade Ömer Faruk Efendi?), "Cherif" (Şerif), "Zia" (Ziya) ve "İsmail" (İsmail Canbulat? İsmail Enver?) tarafından gönderilmiş, tahminden öteye varan sağlıklı kimlik tespiti için etüde muhtaç telgraflar da mevcuttur.
34 levhadan 25´i mevcuttur. Sultan Mehmed Reşad, Said Halim Paşa, Şeyhülislam Ürgüplü Mustafa Hayri Efendi, Enver Paşa, Talat Paşa, Mustafa Kemal Paşa gibi mühim levhalar albümdedir.
Albümde yer alan haritalar: 1) Avrupa-yı Osmani 2) İstanbul-Edirne-Selanik 3) Bulgaristan, Bosna-Hersek, Rumeli-i Şarki, İşkodra, Manastır, Yanya 4) Romanya ve Sırbistan 5) Karadağ ve Yunanistan 6) Rusya 7) Avusturya 8) Almanya, Prusya 9) Almanya memleketinin taksimat-ı umumisi 10) Fransa 11) İngiltere 12) Almanya 13) İspanya 14) İsviçre 15) Felemenk ve Belçika 16) İskandinavya - Danimarka 17) Asya-yı Osmani 18) Asya-yı Osmani taksimatı 19) Arabistan 20) Sibirya, Japonya ve Çin 21) İran, Türkistan, Afganistan, Belucistan, Kafkasya 22) Hindistan ve Hind-i Çin 23) Mısır-ı Osmani 24) Bilad-ı Berbera 25) Afrika 26) Amerika-yı şimali 27) (Başlıksız, önlü-arkalı) Orta Doğu ve Asya
Orhan Pamuk´un, "Boğaz manzaralarını konu edinen bütün Batılı ressamlar içerisinde görmenin ve seyretmenin zevklerini bana en çok tattıranı ve bana en inandırıcı geleni Melling´dir." satırlarıyla söz ettiği Antoine Ignace Melling, henüz 21 yaşındayken Rus elçiliğinin yazlık ve kışlık saraylarının dekorasyonu için İstanbul´a getirilmiş, yaptığı çalışmaların başarısı kısa sürede Topkapı Sarayı´na kadar ulaşmıştı.
1804 yılında Sultan III. Selim´in kız kardeşi Hatice Sultan´a ait Neşetâbâd Sarayı´nın onarım ve dekorasyonuyla görevlendirilen ve dedikodulara göre sarayda bulunduğu zaman diliminde Hatice Sultan ile fırtınalı bir aşk yaşayan Melling´in, Hatice Sultan ile Latin harfleriyle Türkçe kaleme alınmış karşılıklı mektupları, günümüzde Fransa´da özel bir koleksiyonda muhafaza edilmektedir.