II. Dünya Savaşı sonrasında SSCB ile ABD arasında başlayan Soğuk Savaş'ta safını ABD tarafında belirleyen Türkiye'ye Amerika'nın bir jesti... Amerika Birleşik Devletleri Ekonomik İşbirliği İdaresi Türkiye Özel Misyonu tarafından Amerikalı iş adamlarına yönelik basılan Türkiye´de ticaret için rehber ve kılavuz kitabı...
İki ana bölüme ayrılan kitabın ilk bölümünde, Osmanlı Devleti´nin kuruluşundan kitabın yayınlandığı dönem sürmekte olan Kırım Harbi´ne kadarki Osmanlı tarihi ana hatlarıyla okurlara sunulmuş; ikinci bölümündeyse Osmanlı Devleti´nin coğrafyası, ekonomisi ve demografik yapısı tanıtıldıktan sonra, imparatorluğun göz bebeği İstanbul´a geniş bir yer ayrılmıştır. Parnasizmin kurucusu ünlü Fransız şair Theophile Gautier´in önsözünü kaleme aldığı kitapta, İstanbul´un kendine has renkli yaşamını ve Boğaz´ın eşsiz manzaralarını yansıtan, çelik baskı 20 adet gravür yer alıyor. Şark usulü tezyinli ve oryantal figür dekorlu, görkemli orijinal cildinde... Sayfa kenarları altın yaldızlıdır.
Arkeolog Mahmut Akok´un (1901-1993), 17. ve 18. yüzyıllarda yapılmış ve eski karakterini muhafaza eden eski Ankara evleri üzerine hazırladığı; fotoğraf, resim ve çizimlerden oluşan 41 levha içeren çalışması...
Osmanlı İmparatorluğu´nun incisi İstanbul´un antik ve modern tarihi, şehrin zerafetine yaraşır şık cildinde okurlarıyla buluşuyor... Hıristiyanlıkta simgesel bir öneme sahip olan ve tamamı Türkiye sınırları içerisinde bulunan "Yedi Kilise" de anlatıma dahil... Masalsı İstanbul gravürleriyle tanınan İngiliz mimar ve ressam Thomas Allom´un doksanı aşkın gravürünün yer aldığı eser, İstanbul araştırmacılarının ve kitap koleksiyonerlerinin her daim aradığı ve yararlandığı bir kaynak olarak nesilden nesile ulaşmıştır.
Fransız sosyolog Durkheim´ın ilkel dinler hakkında yazdığı bu önemli eseri din sosyolojisi konusunda başat bir eserdir. Servet-i Fünun dönemi önemli tenkitçilerinden H.Cahit Yalçın tarafından Türkçeye kazandırılan bu eser, Ziya Gökalp ve cumhuriyet ideolojisini derinden etkilemiştir.
Venedik, 18. yüzyılda siyasi önemini kaybederek Roma´nın baskısından kurtulmuştur. Bu durum Venedik´i özgürleştirmiş; sanatın ve zevkin diyarı haline getirmiştir. Philippe Monnier, şehrin sokaklarına dalarak, lüks ve ihtişamının yanı sıra müzik, resim ve sanatıyla 18. yüzyıl Venedik´inin ruhunu kitabın sayfalarına aktarmayı başarmıştır. Tiyatrosu, görkemli partileri, sıra dışı Venediklileri, burjuvaları ve tüccarlarıyla Venedik´i anlattığı eserinde konuya ilişkin pek çok çizime de yer vermiştir.
Rum kızı Melahat´ın, nam-ı diğer Afrodit´in, Sultan II. Abdülhamid´in gözdesi olarak saraya girişiyle başlayan ve istibdat dönemine dair birçok done içeren, içerisinde çok sayıda metin içi illüstrasyon bulunan aşk ve macera romanının ilk baskısı.. Cemal Nadir'in kapak çizimiyle nadir çıkan ciltli nüsha.
Atlasında biri katlanır 2 harita, bazı sayfalarda birkaç adet olmak üzere 62 gravür, 9 katlanır gravür ve 12 şekil mevcuttur... Dış kapakları ebrulu ve altın yaldız çerçeveli, sırtı altın yaldız başlık ve dekorlu tümüyle deri dönem cildinde. İç kapakları ve sayfa kenarları da ebruludur.
İçerik: Tarhuncu Ahmet Paşa, Osmanlı´da ilk bütçe, İbşir Mustafa Paşa, Şekavetten Sadarete, Mühr-i şerif uğrunda, Humbaracıbaşı Ahmet Paşa, Menfaat ve din
Sühulet Kütüphanesi tarafından 1932 yılında ilk defa yayımlanmıştır. Kitap içinde, Fikret Mualla’nın bu kitap için yaptığı 8 desen bulunmaktadır. Yayınevinin özgün cildinde...
Genç Kiros´un, kardeşi II . Artakserkses´ten Pers tahtını ele geçirmesine yardım etmek üzere kiraladığı Yunan paralı askerlerinden oluşan Onbinler ordusunun, Ege kıyılarından başlayarak, Mezopotamya´ya oradan da Trabzon´a kadar uzanan sefer güzergahı üzerinden Ermenistan tarihinin anlatıldığı, Alman General Edmund Hoffmeister tarafından kaleme alınan, zengin görsel içerikli eserdir. Kitapta, bu sefer hakkında kaleme alınan en meşhur eser olarak kabul edilen Sokrates´in öğrencisi Ksenofon´un anlatısı kaynak olarak kullanılmış ve rota bu anlatı esas alınarak oluşturulmuştur. Kitabın son kısmında, Ksenofon´un tarif ettiği Anabis rotasını gösteren bir harita ve bir de Doğu Karadeniz haritası mevcuttur. Yayıncısının orjinal cildindedir...
Sabiha Rüştü Bozcalı (d. 1904, İstanbul -ö. 1998, İstanbul) ressam, illüstratör. Önce Münih ve Berlin'de daha sonra Sanayi-i Nefise Mektebinde resim eğitimi gördü. Endüstri üretimini konu edinen ilk kadın ressam olarak da bilinir. İllüstrasyonları dönemin gazetelerinde yayınlandı. Reşad Sevinçsoy ve Nezih İzmiroğulları gibi çizerlerle birlikte Reşad Ekrem Koçu'nun İstanbul Ansiklopedisinin de ressamlarındandır. Bozcalı,11 ciltlik İstanbul Ansiklopedisi için toplam 901 illüstrasyon çalışması yapmıştır.
İthaf, "19.5.1998, Çok sevgili kardeşim Fatma'ya derin ve samimi bir kardeşlik rabıtasının otuz beşinci yıl dönümünü minnet ve şükranla tesid ederken, Nezahat M. Ege" şeklindedir. Nezahat Nureddin Ege, yazar ve çevirmen idi. Harbiye Nezareti'nde Muhasebat ve Levazımat dairelerinde görev yapmış şair, edip, mutasavvıf Mustafa Nazmi Ersin ve Dilşad Nazmi Hanım’ın çocuğu olarak dünyaya geldi. İlköğrenimini, dönemin tanınmış okullarından Menba-ı Füyûzat-ı Osmaniye'de, lise öğrenimini de Bezm-ı Âlem Valide Sultanisi'nde tamamladı. Bir yandan Darülfünun'a devam ederken bir yandan da o tarihlerde gençlerin büyük ilgi gösterdiği Türk Ocağı'na devam etti. Birinci Dünya Savaşı'nın sona ermekte olduğu bu dönemde Türk Ocağı’ndaki kültür etkinliklerini takip ediyordu. Bu sırada Mondros Mütarekesi imzalanmış, İttihad ve Terakki Hükumeti tarafından piyasadan kaldırılmış olan Prens Sabahaddin’in “Türkiye Nasıl Kurtarılabilir” adlı eseri okurlara sunulmuştu. Bu eseri büyük bir dikkat ve takdir ile okuyan genç Darülfünun talebesi Nezahet Nazmi, o tarihten itibaren bütün hayatı boyunca Prens Sabahaddin’in “Meslek-i İçtimaî’nin ve İlm-i İçtima” adını verdiği ıslahat programının etkisi altında kaldı, 1920 yılından itibaren makaleler yazarak, konferanslar vererek, kitaplar çıkararak bu doğrultuda çaba göstermeye hayatını adadı. 1953 yılında eşi Ragıp Nurettin Ege ile birlikte Erenköy Güneş Kolejini kurarak, bütün düşünce hayatını Prens Sabahaddin’in izinde sürdürdü.
Abdülhak Şinasi Hisar 1883'de İstanbul'da doğdu. Edebî tenkidler ve şiirler yazmaya başladı. Daha sonraları mensur şiirler ve hatıralar kaleme aldı. Asıl ününü, emekliye ayrıldıktan sonra meydana getirdiği eserleriyle kazandı. 3 Mayıs 1963'te İstanbul'da vefat etmiştir.
İthaf, ''Sn. Burhan Günel'e tanışmamız geç oldu ama dilerim tanışıp zamanı dostluk uğruna telafi ederiz. Sağlık ve başarı yüklü yaşam dileğimle. 6.12.2003 - Ali Candaş'' şeklindedir. Ressam Ali Candaş, Burhan Alkar, Malik Aksel, Refik Ekipman ve Adnan Turani’nin öğrencisi olmuştur.