İthaf, Osmanlıca olarak, "Pek büyük ve aziz üstadım ulu'l-azmdan Refi' Cevad Ulunay Beyefendi'ye 47. naçiz kitabımı pâyansız tazimlerimle, ellerini öperek takdim ederim. 8 Mayıs 1967 İ. H. Konyalı" şeklindedir. İbrahim Hakkı, Konya’da doğdu. Babası Nalbantzade Mustafa Efendi’dir. Islâh-ı Medâris-i İslâmiyye’ye devam etti. Burada Arapça öğrendi. Medrese eğitimi sırasında Erzurumlu İbrâhim Hakkı’nın Mârifetnâme’sinin etkisinde kaldı ve Hakkı ismini benimsedi. I. Dünya Savaşı esnasında açılan Şimendifer Mektebi’ni bitirerek Türkiye’nin ilk demiryolcusu oldu. İlk devlet görevi Batum’da istasyon müdürlüğüdür. Ardından Konya Sanayi Mektebi’nde Türkçe öğretmenliği, İstanbul Meşihat Dairesi’nde ders vekâleti halifeliği, Başbakanlık Arşivi, Askerî Müze ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde uzmanlık yaptı. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün Türk Vakıf Hat Sanatları Müzesi’nin kuruluşunda büyük payı oldu. İbrahim Hakkı Konyalı yazı hayatına ilk defa Konya’da Meşrik-i İrfân gazetesinde başladı, Babalık gazetesinde yazılarını sürdürdü. Bu arada Hak Yolu isimli dergiyi ancak altı sayı yayımlayabildi. İntibah’ta başyazarlık yaptığı gibi Mütareke yıllarında Tercümân-ı Hakîkat’te daha çok tarihî konuları ele alan makaleler yazdı. İstanbul’a geldiği yıllarda Zekeriya Sertel, Halil Lütfi Dördüncü, Selim Ragıp Emeç ve Ali Ekrem Uşaklıgil’in çıkardığı Son Posta’da çalıştı.
Son devrin tanınmış alim ve şairlerinden olan Trabzonlu Cûdî Efendi tarafından kaleme alınan bu eser Esma-i Hüsna'nın manzum şerhi olup, oldukça rağbet görmüş ve yeni harflerle de basılmıştır.
Usûl-i Tilâvet Yâhûd Sualli ve Cevâblı Tecvîd, Hüseyin Hıfzı, Şirket-i Mürettibiye Matbaası, İstanbul 1327, 22 s.; Morale et Instructive A L'Usage Des Ruchdie Militaires [Rüşdi Askerî Okullar]- 2 ve 3. Kısım, Constantinople 1902, 78+31 s., 12x17 cm, cildi ve sayfaları hafif yıpranmış haliyle
Osmanlı döneminde Arap dilbilgisi alimi olan Adalı Şeyh Mustafa'nın hazırlaması sebebiyle Adalı diye tanınan bu şerh, çeşitli sahalarda eser veren ünlü alim Birgivî'nin, Arapça nahiv ilmine dair yazdığı İzharu'l-Esrar adlı esere yazılan en meşhur şerhtir.
Abdurrahmân Molla Câmî’nin Farsça ahlaki ve edebi klasik eseri Bahâristân´a, Mehmed Şâkir Efendi tarafından klasik şerh anlayışıyla kaleme alınan şerhtir.
1900´lü yılların başına kadar en az 30 kez basılan "Sübha-i Sıbyân"adlı bu Arapça-Türkçe manzum sözlük, 460 beyit civarında bir hacme sahiptir. Eser, sıbyan mekteplerinde okuyan öğrencilerin Türkçe kelimelerin Arapça karşılıklarını kolayca ve zevkli bir şekilde öğrenmelerini sağlayan, öğretici ve ezberlenmesi kolay bir okul sözlüğü olması sebebiyle oldukça rağbet görmüştür.
CELÂL, Mehmed b. Esad es-Sıddıki ed-Devvani, Hacı Hüseyin Efendi Matbaası, 1305, 82 s.; HAKÂİK-İ AKÂİD, İmam Nesefi, 7 s.; ŞERHU AKÂİD Lİ-MUHAMMED EN-NESEFÎ ve derkenar olarak HÂŞİYE-İ KESTELÎ ALÂ ŞERHİ´L-AKÂİD, Matbaa-i Amire, 1308, 199 s., ilk sayfası yırtıktır; HÂŞİYE-İ HAYÂLÎ ALÂ ŞERHİ´L-AKÂİD ve derkenar olarak HÂŞİYETÜ BEHEŞTÎ ALE´L-HAYÂLÎ, 104 s.; ŞERHU´L-FIKHİ´L-EKBER, Ebu´l-Müntehâ, Matbaa-i Amire, 1302, 32 s.; MÜNEBBİHÂT-I İBN HACER EL-ASKALÂNÎ, Mahmud Bey Matbaası, İstanbul 1322, 56 s., 16x24 cm *Bazı sayfaları üzerine not alınmıştır.
MA´LÛMÂT-I ZİRÂİYYE, künye ve ilk sayfası eksik, 333 s.; İKTİTÂF, Mehmed Atâ, A. Asaduryan Şirket-i Mürettibiye Matbaası, İstanbul 1322,156 s.; KAVÂİD-İ OSMÂNİYYE, Ahmed Cevdet, Kasbar Matbaası, İstanbul 1324, 160 s., Fransızca LIVRE DE LECTURE ET DE LEÇONS DE CHOSES, N. Christophoridi, Karabet Matbaası, İstanbul 1907, 224 s. (2 bölümden oluşan eserin ilk bölümünün künye sayfası eksiktir), 13x18 cm
Bazı sayfaları üzerine notlar alınmıştır.