Cumhuriyet'in ilk yıllarında Kuleli Askeri Lisesi coğrafya öğretmeni aynı zamanda Kaymakam Mehmed Rüştü Bey ve Mektep Haritaları mürettibi Mehmed Abdülkadir tarafından kaleme alınmış eserde, 168 sayfalık metin kısmında iller hakkında istatistiki bilgiler yer almaktadır. Metin kısmından sonra katlanır levha formunda 32 parça haritadan oluşmaktadır.
Prof. Dr. Cevat Eren´in kitap hakkında Osmanlıca notları mevcuttur. Kitapta ve notlarda kendi kütüphanesinin kaşesi mevcuttur. Kitabın orijinal kapağı korunarak ciltlenmiştir.
Sabahattin Ali'nin, sağlığında yayımlanan dördüncü hikâye kitabı... "Hasanboğuldu" hikâyesinin de yer aldığı bu eserde Sabahattin Ali, yine toplumcu - gerçekçi bir yaklaşımla Anadolu insanını işlemeye devam ediyor.
Cihan Tarihinin Umûmî Hatları adlı eser, 20. yüzyılın başlarında meydana gelen Cihan Harbinin toplumların ekonomik, sosyal ve siyasi yapısında meydana getirdiği büyük değişimin doğurduğu yeni ulusların uluslararası münâsebetlerini anlatmaktadır.
Ahmed Hamdi Tanpınar eserleriyle, kişiliği ve kültürüyle önemli bir yazardır. Edebiyatın roman, hikâye, deneme, şiir, tenkit, inceleme, edebiyat tarihi alanlarında eser verdi. Önce hocası, daha sonra dostu olan Yahya Kemal’den Batı edebiyatı ve divan şiirinin zevkini, millet ve tarih hakkındaki görüşlerinin temelini, edebî eserin dille ilgisini ve dili kullanma sanatını aldı. Zaman duygusunu, mazi düşüncesini ve rüya estetiğini eserlerinde sıkça işledi. Romanlarının temel sorunsalı, Türk toplumunun yaşadığı Batılılaşma değişimi ve dönüşümüdür. Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nde ironi yoluyla devrinin keskin biçimde eleştirisini yaptı. Bu roman, kökleri Osmanlı modernleşmesi içinde yer alan bir ailenin tarihini, uç bireylerin tasvirleri eşliğinde anlattı. Aynı zamanda o dönemin ilmiye sınıfının çöküşü de romandaki bazı figürler aracılığıyla ikinci bir tema olarak anlatıldı.
Önceleri İttihat ve Terakki içinde yer alan ancak Meşrutiyet sonrasında İttihatçılarla arası açılan Mehmed Şerif Paşa'nın Paris'te yayımladığı hatıraları ve hükümete yönelik eleştirileri... Muhaliflerinin, yakışıklılığı dolayısıyla Fransızların taktığı "Beau (güzel) Şerif" (Bö Şerif) lakabını "Boş Herif"e çevirerek alay ettiği Şerif Paşa, 10 Ekim 1915'te New York Times'ta yayımladığı yazısında, İttihatçıların uzun süreden beri Ermenileri yok etmek niyetinde olduğunu belirtmiştir. Cihan Harbi sonrasında Kürdistan Teali Cemiyeti delegesi olarak Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları bölgenin haritasını çıkarmış ve Ermenilere toprak verilmesi halinde Kürdistan'ın da bağımsız bir devlet olarak kurulması gerektiğini savunmuştur.
Türkiye'de popüler tarihsel roman yazarlığının en önde gelen ismi Aptullah Ziya Kozanoğlu'ndan sinemaya ve çizgi romana da uyarlanmış bir kahramanlık hikâyesi... Karaoğlan'dan Malkoçoğlu'na, Tolga'dan Kara Murat'a kadar hem çizgi romanda hem de sinemada çok sayıda tarihsel ve kurgusal karakterin ilham kaynağı olan Aptullah Ziya, 1920'lerin sonundan başlayarak Türk edebiyatına "Gültekin, Malkoçoğlu, Fatih Feneri, Dağlar Delisi, Kızıl Kadırga, Sarı Benizli Adam" gibi çok sayıda tarihsel roman armağan etmiştir.
Mehmed Reşad´ın yaveri Kaymakam Ömer Lütfi Efendi tarafından kaleme alınmış Almanca´dan Türkçe´ye sözlüktür. Sözlükte İnşaat Mühendisi Mehmed Cemil İz´in exlibrisi yer almaktadır. *Sırtı ciltten kısmen ayrılmıştır.
Cevdet Kudret´in (Solok), ortak kitap Yedi Meşale´den sonra yayımladığı, en nadir bulunan eseri... *Kitabın arka kapağında ve son iki sayfasında metne temas etmeyen küçük kopukluklar var.
Cumhuriyet´in ilk yıllarında Yeni Türkiye´nin fotoğraflar vasıtasıyla çok yönlü olarak tanıtılması amacıyla yayımlanan bu eserde; Ankara, İstanbul, Şehirler ve Manzaralar, Kültür ve İnsan, Ekonomi ve İnşa, Arkeoloji ve Sanat başlıkları altında toplanmış yüzlerce fotoğraf yer almaktadır. Bu fotoğraflar, Cumhuriyet´in tanıtılması konusunda yayımlanan pek çok eseri fotoğraflarıyla süsleyen Avusturyalı fotoğrafçı Othmar Pferschy´nin objektifinden bizlere aktarılmıştır.
Şömizli, orijinal kırmızı bez cildi içinde...
"Nilgün ölmüş. Beşinci kattaki evinin penceresinden kendini aşağı atarak canına kıymış, Ece Ayhan söyledi. Çok değişik bir insandı. Akşamları belli saatten sonra kişilik, hatta beden değiştiriyor gibi gelirdi bana. Yüzü alarır, bakışlarına çok güzel ama ürkütücü bir parıltı eklenirdi. Çok da gençti. Sanırım otuzuna değmemişti daha. Bu dünyayı başka bir hayatın bekleme salonu ya da vakit geçirme yeri olarak görüyordu. Dönüp baktığımda bir acı da buluyorum Nilgün’ün yüzünde. O zamanlar görememişim. Bugün ortaya çıkıyor." (Cemal Süreya)
Almanya´da Ermeni öğrenci Soğomon Tehliryan´ın silahından çıkan kurşunla öldürülen, Osmanlı Devleti´nin ünlü sadrazamlarından ve İttihat ve Terakki Cemiyeti´nin kurucularından Talat Paşa´nın hayatının son günlerinde kaleme aldığı hatıratının, Enver Bolayır tarafından kitap haline getirilmesiyle meydana gelmiş eserdir.