Hattat Bakkal Arif Efendi’nin oğlu olan Mustafa Rakım Efendi, 1874'te Filibe’de doğmuştur. 93 Harbi dolayısıyla ailesi ile birlikte İstanbul’a gitmiştir. Vefa İdadisi’nden mezun olmuştur. 1909'dan itibaren Nur-ı Osmaniye Cami’ndeki meşkhanede hat muallimliğinde vekalet etmiştir. Cumhuriyetin ilanından sonra Sıhhiye Müdüriyetinde muhasebe mümeyyizi olarak görev aldı. Daha sonra Güzel Sanatlar Akademisi'nde hat muallimliği yapan Mustafa Rakım Unan 1949'da vefat etmiştir. Kabri Edirnekapı'da babası Bakkal Arif Efendi'nin mezarı civarındadır.
Mustafa Bekir Pekten, 1913 yılında İstanbul'da doğmuştur. 1945 yılında Hattat Bahir Yesari῾den talik meşk etmiştir. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'ne devam etmiş, hattat Halim Özyazıcı'dan altı yazı çeşidinde de meşketmiştir. 1994 yılında vefat etmiştir.
Şair ve müderris dayısından İslâmî ilimleri özel olarak okuyup icazet alan Abdülaziz Mecdi, bir süre muallimlik görevinde bulunduktan sonra Girit'te Rum mektepleriyle rekabet için açılan bir okula tayin edilmiş ve Girit'te yayınlanan Hakikat gazetesinde edebî makaleler yazmıştır. Daha sonra Anadolu'da ticaretle uğraşırken kendisine cezbe hali gelerek işini bırakmış ve bu dönemde tanıştığı iki meczubun derin etkileri altında kalmıştır. Fatih türbedarı olan Ahmed Amiş Efendi'ye intisabının da bu yıllarda olduğu düşünülmektedir. Milletvekilliği ile Şer'iyye ve Evkâf Vekâleti müsteşarlığı da yapan Mecdi Tolun, Cumhuriyet'ten sonra resmî ve özel hiçbir görev kabul etmeyip evine çekilerek dinî ve tasavvufî sohbetlerde bulunmuştur.
"Tâ ezelden akrabayız akreb olduk biz bize, Sırrımız meydana çıktı bakmaz olduk yüz yüze, Hiç kimseden görmedim akrabamdan gördüğüm, Akrabaya akrep etmez akrabanın ettiği"
Metin içinde, "Dost istersen Allah yeter, Düşman istersen nefis yeter, Devlet ister isen iman yeter, Musâhib ister isen Kur´an yeter, şugl ister isen ibadet yeter, Mal ister isen kanaat yeter, Nasihat ister isen ölüm yeter, Kurtulmak ister isen dua yeter, Şeref ister isen İslâmlık yeter, Şefi´ ister isen Muhammed yeter, Bunlar da yetmez ise nâr-ı cehennem yeter" sözleri yer almaktadır.