"1. Babanzâde Mehmed Behaeddin", 2. "Rizeli Mustafa Celaleddin-Molla Ahmedoğullarından Hâkim", 3. "Mühendis Mustafa Altay-Erzurum Sarıkamış Hattı Yol Müdürü"
*Galatalı Mehmet İzzet Efendi (ö.1320); İbtidâ’î ve rüşdî mektebleri Kasımpaşa’da okuduktan sonra Mekteb-i Tıbbiyye-i Şâhâne’ye girmiş, mezun olduktan sonra mektebin hüsn-i hat muallimi olmuştur. Ayrıca Maçka’daki Askerî İdâdî Mektebi’nin rik‘a muallimliği de uhdesine verilen İzzet Efendi Türk hat sanatında mümtaz bir mevkîye sahiptir.
*Hasan Tahsin (ö.1332); Zamanının meşhur hattatlarındandır. Reisü’l-hattatîn Abdullah Bey’den sülüs ve nesih meşketmiştir. İcazetini aldıktan sonra Kazasker Mustafa İzzet Efendi’den de istifâde etmiş, Rüşdî mekteblerde Arapça ve hüsn-i hat muallimliği yapmıştır.
Halim Sabit Şibay, son devir din alimlerinden olup II. Meşrutiyet döneminin önemli yayın organlarından İslam Mecmuası´nın da yayıncısıdır. Tarihçi Mükrimin Halil Yinanç, öğrencileri arasında yer almıştır. Kendisi tarafından kaleme alınan metinler, Ebu Eyyüb el-Ensari ile Kostantiniyye hadisi hakkındadır.
"Mir-i Muhterem" hitabıyla başlayan mektup, "el-Kerim iza vaade vefâ [Kerim kişi vaadini yerine getiririr]" değil mi? Halbuki siz her iki vaadinizi ifa etmediniz. Ne müftülük meselesine dair iş´aratda ve ne de o kadıncağızın havalenamesinin irsaline dair tebşiratda bulundunuz." ifadelerini içermektedir.
Laz Ömer Vasfi Efendi, aslen Trabzonlu olup memleketine nisbetle Türk hattatları arasında “Lâz Ömer Vasfî” nâmı ile anılmıştır. İlk eğitimini Trabzon’da tamamladıktan sonra İstanbul’a gitmiş, bu esnâda hüsn-i hatta hevesle evvelâ Hâfız Yusuf’tan aklâm-ı sitte dersleri almıştır. Ondan icâzet aldıktan sonra da tekemmül için Hüseyin Hablî şâkirdânından Yamakzâde Sâlih Efendi’ye devam etmiştir.
İki değerli hattatın elinde yetişip fevkalade kabiliyeti ile hocasının takdirini kazanmakla kendisine yamak olup Hâfız Yusuf’un H. 1201/M. 1787 senesindeki vefâtından sonra Enderûn-ı Hümâyûn’un yazı hocalığına tayin edilmiştir. Nice zaman gılmana meşk verip yüzlerce hattat yetiştirdikten sonra H. 15 Şa’bân 1240/M. 4 Nisan 1824 tarihinde vefât etmiştir.
"Le-kad esma´tü lev nâdeyte hayâ / Ve lâkin lâ hayâte li-men tenâdâ"
"Hayatta olan var mı? derken bana seslenseydin duyardım / Lâkin senin seslendiklerin hayatta değil"
Beyit, "Arapların kahramanı" lakaplı ünlü Arap şairi Amr bin Madikerib´e aittir. Kabilesinin reisi idi. Suriye ve Irak´ın fethinde büyük yararlılık göstermiş, Yermûk Savaşı´nda bir gözünü kaybetmiştir.
Eser; altın cetvelli, pervazı eski dönem ebruludur.
Döneminin önde gelen sanatkârlarından dersler alan Mustafa Halim Özyazıcı, Medresetü'l-Hattâtîn'e devam ettiği sırada askerliğe çağırılmış ve müracaatı üzerine Matbaa-i Askeriyye hattatlığına getirilmiştir. Terhis edilince kendisine bir yazıhane açarak her türlü hatla levha, kitap başlığı, kartvizit vs. tasarlayarak yazan Halim Efendi, Latin yazısının da her türlüsünü en güzel şekilde yazabilmiştir. Vakıflar Umum Müdürlüğü tarafından tamiri kararlaştırılan camilerin yazılarının yenilenmesinde çalışan Özyazıcı, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde hüsn-i hat muallimliği yaptığı esnada da pek çok öğrenci ile yakından ilgilenmiş ancak devamlılık sağlayamadıkları için kendisinden icâzet alan talebesi olmamıştır.