14 Nisan-12 Kasım 1900 tarihleri arasında düzenlenen Paris -Uluslararası- Sergisi, Paris´te düzenlenen beşinci ve en büyük uluslararası sergidir. Birçok ülkenin katıldığı ve pavyonlarında bilimsel buluşlardan sanat eserlerine, tarım ürünlerinden sanayi ürünlerine uzanan geniş bir yelpazedeki eserlerini teşhir ettiği sergiye Osmanlı İmparatorluğu da davet edilmiş, dönemin padişahı Sultan II. Abdülhamid´in onayıyla katılım sağlanmıştı. Ziyaretçiler tarafından beğeniyle karşılanan Osmanlı pavyonunda Arap atlarından dönemin askerî araçlarına, ıtriyat ve tütün numunelerinden Uşak halılarına kadar imparatorluğun zenginliğini gözler önüne seren çok çeşitli eser ve ürünler sergilenmişti.
1974 FIFA Dünya Kupası elemelerinin 2. grubunda rekabet eden Türkiye ve Lüksemburgn milli takımları ilk kez 22 Ekim 1972 tarihinde karşılaşmış, bu maç 2-0´lık skorla Lüksemburg´un galibiyetiyle noktalanmıştı. İki takım 10 Aralık 1972 tarihinde tekrar sahaya çıktığında ise Türkiye 3-0´lık bir galibiyete imza atmıştı. Müzayedemizde sunduğumuz plaket, sahayı zaferle terk ettiğimiz bu ikinci maçın galibiyet plaketidir.
Üzerinde "Mit Gott Für Koenig Und Vaterland", yani "Kral ve Anavatan İçin Tanrı İle" yazısıyla, askerî başarıları ve ülkesini kalkındırma yolundaki çabalarından dolayı "Büyük Friedrich" olarak anılan Prusya Kralı II. Friedrich´i simgeleyen "FR" ibaresi yer alan kartallı arma, 19. yy ortaları ile 20. yy başlarında Prusya Ordusu tarafından kullanılan "Pickelhaube" isimli miğferlerde de yer almaktaydı.
6 Haziran 1971 tarihinde Galatasaray ile PTT takımları Ankara´da top koşturmuş ve maç 7-1´lik skorla Galatasaray´ın galibiyetiyle noktalanmıştır. Müzayedemizde sunduğumuz plaketin bu maç hatırasına üretildiği düşünülmektedir. Galatasaray logosu tutturulduğu yuvalardan düşmüş ve tamirle yerleştirilmiş haliyle.
Osmanlı İmparatorluğunun son dönemine
damgasını vuran Sultan II. Abdülhamid, sadrazamlık makamını tevdi ettiği Mehmed
Esad Safvet Paşa'nın sadakati, güvenilirliği ve padişaha olan bağlılığını
vurgulayarak geçmişteki hizmetlerinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile
getirmiş. Mali durumun iyileştirilmesi, tarımın geliştirilmesi ve eğitimin
ülkenin her yerine yayılması şeklinde üç ana hedef belirlemiştir. Bu üç hedefin
gerçekleşmesinin Safvet Paşa'nın çabalarına bağlı olduğunu ifade eden Padişah,
Safvet Paşa'ya olan güvenini ve bağlılığını dile getirerek bu iltifatnameyi ona
bir hatıra olarak bizzat yazmıştır.
Safvet Paşa, bu üç hedeften öncelikle
eğitim konusunda gerçekten önemli bir başarı elde etmiştir. Maarif Nezâreti ilk
defa onun zamanında "Maarif-i Umumiye Nizamnamesi" ile yeniden
düzenlenmiş ve ilk kez bu dönemde eğitim bir devlet hizmeti olarak kabul
edilmiştir.
Prusya ordusunda uzun yıllar görev yaptıktan sonra 1911 yılında emekliliğe ayrılmış olan Prusyalı-Alman mareşal Paul von Hindenburg, 1914 yılında Birinci Dünya Savaşı´nın başlaması üzerine tekrar orduya çağrılmış ve Sekizinci Ordu´nun komutasına verilmiştir. Masurian Gölleri Savaşı ile Tannenberg Muharebesi´nde kazandığı zaferle ulusal kahraman haline gelen Hinderburg, Kasım 1914´te gerçekleşen Lodz Savaşı´ndan sonra mareşallik rütbesine terfi etmiş; 1916´da ise tüm Alman Kara Kuvvetlerinin komutanı olmuştur. Paul von Hinderburg´un halk nezdindeki itibarının hayli yüksek olduğu 1915 yılında üretilen madalyon, Hinderburg´u cesaret, yiğitlik ve şövalyeliği temsil eden mitolojik kahraman Siegfried ile özdeşleştirmektedir. Madalyonun arka yüzünde Rusya´yı temsil eden ayıyı bağlarken tasvir edilen Siegfried, 19. yüzyılda Alman milliyetçiliğinin yükselmesinde tarihsel bir öneme sahiptir.
Prusya ordusunda uzun yıllar görev yaptıktan sonra 1911 yılında emekliliğe ayrılmış olan Prusyalı-Alman mareşal Paul von Hindenburg, 1914 yılında Birinci Dünya Savaşı´nın başlaması üzerine tekrar orduya çağrılmış ve Sekizinci Ordu´nun komutasına verilmiştir. Masurian Gölleri Savaşı ile Tannenberg Muharebesi´nde kazandığı zaferle ulusal kahraman haline gelen Hinderburg, Kasım 1914´te gerçekleşen Lodz Savaşı´ndan sonra mareşallik rütbesine terfi etmiş; 1916´da ise tüm Alman Kara Kuvvetlerinin komutanı olmuştur.
19x9x3 cm boyutlarında bir futbolcu figürünün yer aldığı hokkalık üzerinde Osmanlıca "Halk Fırkası Seferihisar Heyet-i İdaresinin 6 Mayıs 340 Tarihinde Türk Ocağı Futbol Timi [Takımı] İle İzmir Hilal İdman Kulübü 1. Timi Arasında İcra Edilen Müsabaka Hatırası" açıklaması mevcuttur.