PHEBUS, 26.09.2021 saat: 21:00'a kadar internet sitemizden pey verebilirsiniz. 21:02 itibariyle canlı mezat başlayacaktır. Kitap, Dergi ve süreli yayın hariç tüm ürünlerden % 20 ürün KDV'si alınmaktadır. Komisyon Oranı: % 20 + KDV'dir. ÖDEME SÜRESİ MÜZAYEDE BİTİMİNDEN SONRA 1 HAFTADIR.
Der-Aliyye'de [İstanbul'da] Sultan Ahmed Civarında Kaba Sakal Mahallesi Sakinlerinden Abdullah Efendi tarafından Mekke-i Mükerreme'de Saka Ahmed-zade Abdürrahim'e vusul üzere gönderilmiştir. Surre-i Hümâyûn Alayı veya Surre Alayı, Osmanlı İmparatorluğu'nda Surre Emini adıyla bilinen bir kurum, İstanbul'dan Mekke ve Medine'ye yardımları ve armağanları götürmüş olan topluluktur. Surre-i Hümâyûn Alayı, İstanbul'dan törenle uğurlanılırdı.
Kadri Efendi, yılında doğdu. Lârendeli olup asıl adı Abdülkadir, babasının adı Sinâneddin Yûsuf, dedesininki Şeyh Mehmed’dir. Babası, müderris Babazâde Mehmed Efendi’nin damadı olduğundan Babazâde Sinanı diye tanınmıştır. Kadri Efendi, tahsilini tamamladıktan sonra Şeyhülislâm Zekeriyyâzâde Yahyâ Efendi’ye mülâzım oldu. Çeşitli medreselerdeki görevinin ardından 1047 Rebîülevvelinde Nişancıpaşa-yı Cedîd, 1048 Şevvalinde Şeyhülislâm Zekeriyyâ Efendi medreselerine, 1051 Zilkadesinde Sahn-ı Semân’a, ertesi yıl Şah Sultan, 1056 Rebîülâhirinde (Mayıs 1646) Üsküdar Vâlide Sultan, bir yıl sonra Süleymaniye medreselerine müderris oldu. 1058 Muharreminde (Şubat 1648) Mekke kadılığına tayin edildiyse de bu görevinden istifa etti. 1062 Şâbanında (Temmuz 1652) Bursa kadılığına gönderildi, ancak ertesi yıl azledildi. 1066 Şevvalinde (Ağustos 1656) Edirne, 1067 Şâbanında (Mayıs 1657) Galata, 1071 Rebîülâhirinde (Aralık 1660) İstanbul kadısı ve aynı yılın recebinde (Mart 1661) Anadolu kazaskeri oldu. Bir yıl süren bu görevinin ardından 1073 Rebîülâhirinde (Kasım 1662) Rumeli kazaskerliğine tayin edildi ve bir süre sonra ayrıldığı bu göreve 1077 Şâbanında (Şubat 1667) tekrar getirildi. 1080’de (1669) yine ayrıldığı bu görevine ertesi yılın recebinde üçüncü defa tayin edildi ve şevvalde de (Şubat 1671) emekliye ayrıldı. 1084 Şevvali sonunda (Şubat 1674) vefat edip Edirnekapı dışında Emîr Buhârî Zâviyesi civarında defnedildi.
Medrese eğitiminde hocanın talebesine medrese müfredatının yahut belli bir kitap veya dersin okululduğunu göstermek üzere vermiş olduğu yazılı belgeye icazetname denir. icazetname öğrenci tarafından istenir, hoca da bu isteğe uygun olarak icazetnameyi tanzim ederek verir. icazetname ancak icazet vermeye yetkili olan bir hoca tarafından verilebilir.
Ebussuud Efendi, 30 Aralık 1490 tarihinde Çorum'un İskilip ilçesinde doğdu. Bazı şarkiyatçılar İmâd’ı Âmid ile karıştırıp Ebüssuûd Efendi’nin Diyarbakırlı olduğunu ileri sürmüşlerdir. Âlî Mustafa Efendi ve Peçuylu İbrâhim’in İmâd’ı İmâdiye ile karıştırarak Ebüssuûd Efendi’yi Kürt asıllı göstermeleri de yanlıştır. Zira Ebüssuûd Efendi’nin ailesinin şimdi Irak topraklarında kalmış bulunan İmâdiyeli değil İskilip’e bağlı İmâdlı olduğu, çağdaşı bazı kaynaklar da dahil olmak üzere hemen bütün kaynaklarca belirtilmektedir. Şeyh Yavsî'nin oğludur ve anne tarafından da Ali Kuşçu'nun torunudur. 1533'te İstanbul kadılığı görevine atandı; sonra Bursa kadılığına geçti ve 1537'de Rumeli kazaskerliği görevi verildi. Sultan I. Süleyman devrinde 1545 tarihinde Şeyhülislamlığa getirildi.[3] Başarılı olduğu için Sultan I. Süleyman'in ölümünden sonra, II. Selim devrinde de görevini sürdürdü.
Şeyhülislam Zekeriya Efendi, Ankara ve İstanbul'da eğitimini tamamladıktan sonra Emir Efendi'ye intisap etmiştir. Ardından Bursa ve İstanbul'da müderrisliğe başladı. 1573 yılında Halep kadısı, Bursa ve İstanbul kadılıklarında bulundu. İki yıl kadar Anadolu kazaskerliği yaptıktan sonra emekliye ayrıldı. Hacca gitti ve döndükten sonra tekrar müderrisliğe başladı ve bir süre sonra Rumelikazaskerliğine getirildi. Azledildi sonra tekrar bu göreve getirildi. Bir süre sonra yetmiş sekiz yaşında şeyhülislamlığa getirildi.
Kemal Batanay, Hafız Mehmed Ziya Efendi’nin oğludur. 1893 tarihinde İstanbul Kasımpaşa’da doğdu. Vefâ İdâdîsi’nden mezun olmuştur. Tevfîk Efendi’den Arapça ve Farsça, Manisalı Mustafa Efendi’den de dini ilimleri tahsil etti. Mezun olduktan sonra Darü'l-hilafeti’l-Aliyye Medresesi’ne girdi. Bunun üzerine 1920 yılında Şirket-i Hayriye Tadad Kalemi’nde memuriyete başladı. 1926 senesinde, daha sonra ismi İstanbul Ticaret Odası’na çevrilecek olan Ticaret İdaresi’ne geçti. 2. Dünya Savaşı yıllarındaki iki yıllık seferberlik görevi dışında, aralıksız 30 sene hizmette bulunduktan sonra 1956 senesinde emekliye ayrılarak, asıl şöhretini kazanacağı hüsn-i hat ve musıki çalışmalarına ağırlık verdi. 1981'de vefat etmiştir.
Mustafa Düzgünman, 1920’de Üsküdar'da doğmuştur. İlk tahsilinin ardından babasının Üsküdar çarşısındaki aktar dükkanında çalışmaya başlayan Düzgünman, annesinin dayısı olan Necmeddin Okyay tarafından Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nin Türk Tezyini Sanatları Bölümü’ne kaydettirilmiştir. Necmeddin Okyay’dan eski tarz cilt ve ebru öğrenmiştir. Ebru sanatı haricinde musiki ile de meşgul olmuştur. Hafız Muhittin Tanık, Rifai Dergahı şeyhi Hayrullah Tacettin Yalım ve Üsküdar Rifai Asitanesi Hüsnü Sarıer gibi kıymetli hocalardan istifade etmiştir. 1953’ten 1979’a kadar Aziz Mahmud Hüdai Dergahı’nın türbedarlığını yapmıştır. 1990'da vefat eden Düzgünman’ın kabri Karacaahmet Mezarlığı’ndadır.
Mustafa Düzgünman, 1920’de Üsküdar'da doğmuştur. İlk tahsilinin ardından babasının Üsküdar çarşısındaki aktar dükkanında çalışmaya başlayan Düzgünman, annesinin dayısı olan Necmeddin Okyay tarafından Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nin Türk Tezyini Sanatları Bölümü’ne kaydettirilmiştir. Necmeddin Okyay’dan eski tarz cilt ve ebru öğrenmiştir. Ebru sanatı haricinde musiki ile de meşgul olmuştur. Hafız Muhittin Tanık, Rifai Dergahı şeyhi Hayrullah Tacettin Yalım ve Üsküdar Rifai Asitanesi Hüsnü Sarıer gibi kıymetli hocalardan istifade etmiştir. 1953’ten 1979’a kadar Aziz Mahmud Hüdai Dergahı’nın türbedarlığını yapmıştır. 1990'da vefat eden Düzgünman’ın kabri Karacaahmet Mezarlığı’ndadır.
Alparslan Babaoğlu, 1957 yılında Ankara'da doğmuştur. İngiltere'de Elektronik Mühendisliği eğitimi aldı. 1979 aynı dalda yüksek lisans yaptı. 1985 yılında Mustafa Düzgünman'la tanışan Babaoğlu 1989 yılında kendisinden ebrû sanatının icrâsı için icâzet almıştır.
Hattat Yusuf Sabri Efendi Mısırlıdır. Meşhur hattatlardan Şefik Bey'in talebelerindendir. Özellikle nesih hattında çok kabiliyetli olduğu bilinmektedir. Hattat Ahmed Cenab Efendi bilinen talebelerindendir.