OSMANLI DÜNYASI, 12.08.2022 saat: 21:00'a kadar internet sitemizden pey verebilirsiniz. 21:02 itibariyle canlı mezat başlayacaktır. Kitap, Dergi ve süreli yayın hariç tüm ürünlerden % 20 ürün KDV'si alınmaktadır. Komisyon Oranı: % 20 + KDV'dir. ÖDEME SÜRESİ MÜZAYEDE BİTİMİNDEN SONRA 1 HAFTADIR.
Galatasaray Mekteb-i Sultanisi´nde Arap dili, Mekteb-i Mülkiyye´de usûl-i fıkıh muallimliği yapan Zihni Bey´in bu eseri, Arap sarfına dair kapsamlı bir eser olup eserde, sarf kalıplarıyla ilgili çok sayıda kelime Türkçe karşılıklarıyla birlikte “temrin” başlığı altında; âyet, hadis ve diğer Arap edebiyatı kaynaklarından seçilmiş nesir ve şiir örnekleri de “emsile” adıyla verilmiştir.
Öğrencilerin zihinsel, bedensel ve irade eğitimi için iyi bir ilkokul öğretmeninin bilmesi ve uygulaması gereken bilgiler içeren eser, öğretmenlerin başvuru kitabı niteliğindedir.
Osmanlı Devleti´nde merkezî yönetimin, bakanlıkların, askerî kurumların, vilayetlerin ve bazı özel kurum ve kişilerin senelik olarak ve çeşitli konularda bilgilendirme amaçlı yayınladıkları yıllıkların genel adıdır.
Divan şairi Sâbit, Zafernâme adlı manzumesini tecrübeli bir devlet adamı olan Kırım Hanı Selim Giray’a ithaf etmiş ve sâniye rütbesiyle Kefe’ye kadı olmuştur.
Osmanlı'nın son döneminde yetişen ve yeni ilm-i kelâm hareketini temsil eden İzmirli İsmail Hakkı´nın, kelâm ilminin zamanın ihtiyaçlarına göre yeni bir metotla ele alınması amacıyla telif ettiği eser, yeni kelâm hareketiyle özdeşleşen eseridir.
Veysi´nin, 17. yüzyıl Osmanlı coğrafyasında siyasal, ekonomik ve toplumsal istikrarsızlıkların hüküm sürdüğü bir dönemde bu sorunlara dair çözümler önermek adına, 1608 yılında kaleme alarak bizzat Sultan I. Ahmed´e sunduğu klasikleşmiş bir eserdir.
Abdülaziz Çaviş tarafından yazılan ve 1923 yılında Mehmet Akif Ersoy tarafından tercüme edilen eserde içkinin insana bedenen ve ruhen verdiği zararlar anlatılmıştır.
İtalya’da tıp fakültesine giren ilk kız öğrenci ve ilk kadın tıp doktoru olan Maria Montessori, işçi ailelerin çocukları için Çocuklar Evi’ni açmış ve zaman içerisinde birçok ülkede okulları açılarak yüzlerce öğretmene eğitim kursları vermeye başlamıştır.
Sigmund Freud’un, 1909’da Clark Üniversitesi’nde verdiği konferansların metinlerinden oluşmaktadır. Bu metinler, psikanalitik yöntemin ne olduğu ve ne tür tedavi yöntemleri kullandığından bahsetmektedir.
İslam mutasavvıflarından Abdülkadir Geylanî’nin Evrâd-ı Şerîfe’si ile Salevât-ı Kübrâ isimli Delâilü’l-Hayrâtı’nın şerh ve tercümesidir. Eser bir dua olduğu için okuyanlara kolaylık olması açısından dört kısma ayrılmıştır. Hasbî Efendi’nin “kitabî-i hazret-i şehriyârî” ünvanı ile kendini tanıttığı eser, II. Abdülhamid adına 1889 yılında basılmıştır.
Birgivî Mehmed Efendi´nin, Kur´ân´a ve sünnete uygun bir dinî hayatın esaslarını ortaya koymak ve bidatlara karşı uyarılarda bulunmak amacıyla yazdığı bu eser üzerine çok sayıda tercüme ve şerh faaliyeti olmuştur. Yapılan tercümelerden biri de yazılışından yaklaşık bir asır sonra müellifin torunu Kazasker İsmetî Mehmed Efendi ile başlayıp Vedâdî ile devam Tekmile-i Terceme-i Tarîkat-ı Muhammediyye adlı bu eserdir.
Özellikle eğitimcileri bilgilendirmek amacıyla yazılmış olan eserde psikoloji alanındaki muayene yöntemleri ve ölçüm teknikleri incelenmiş, her ölçüm tekniği detaylı olarak aktarılmıştır.
Eş‘ariyye mezhebinin kurucusu el-Eş´arî´nin, Müslümanlar arasında itikadla ilgili olarak ortaya çıkan farklı görüş ve mezheplere dair önemli ilk kaynaklardandır.
Türk hukukçusu ve yazar Arif Bey bu eserinde, Süyûtî’nin el-Câmiu´s-Sagîr’inden seçmiş olduğu hadisleri şerh etmiştir. Kitabın önsözünde Batı kültürünün, özellikle bu kültürün Voltaire, Jean-Jacques Rousseau ve Montesquieu gibi temsilcilerinin abartılı bir şekilde yeni nesillere tanıtıldığını söyleyerek buna karşı çıkmakta ve bizim kültürümüzde de değerli müelliflerin ve eserlerin bulunduğunu belirtmektedir.
Taşköprüzâde Ahmed Efendi´nin ilimler tarihi ve tasnifine dair Arapça biyobibliyografik ve ansiklopedik eseri Miftâhu's-Saâde´nin, oğlu Taşköprüzâde Kemâleddin Mehmed Efendi tarafından ilâvelerle Türkçeye tercüme edilmiş halidir.
Divan şairi Sünbülzâde Vehbî tarafından, Sadrazam Halil Hamid Paşa´nın iki oğlu için kaleme alınmış ve değişik vezinlerde 58 kıtadan oluşan manzum bir Farsça-Türkçe sözlüktür. Eser, önceki sözlüklerde bulunmayan Farsça kelimelere yer verdiği için çok tutulmuş ve okullarda okutulmuştur.
Çeşitli illerde mutasarrıflık ve valilik yapan Mehmed Ali Ayni, başarılı memuriyet hayatı yanında, yazdığı ve tercüme ettiği kitaplar, açtırdığı okullarla ilim ve kültürün ülkenin en uzak köşelerine kadar yayılmasında da katkı sahibidir.