OSMANLI DÜNYASI, 20.05.2022 saat: 21:00'a kadar internet sitemizden pey verebilirsiniz. 21:02 itibariyle canlı mezat başlayacaktır. Kitap, Dergi ve süreli yayın hariç tüm ürünlerden % 20 ürün KDV'si alınmaktadır. Komisyon Oranı: % 20 + KDV'dir. ÖDEME SÜRESİ MÜZAYEDE BİTİMİNDEN SONRA 1 HAFTADIR.
Eser, ayları ve günleri konu alan bir takvim özelliği taşımakta ve güneşi, ayı, yıldızları ve yeryüzü hareketlerini esas alarak geleceğe dair hükümler vermektedir. Meteoroloji kitabı olarak da bilinen eser, esasında nücum ilmine dayanmaktadır.
Yazıldığı tarihten bu yana büyük ilgi gören Sadi Şirazî´nin ünlü Farsça eseri Gülistan, çoğunlukla günlük hayatta karşılaşılan olaylar dikkate alınarak ahlakî ve edebî sonuçlar çıkarılabilen hikâye ve nüktelerle süslenmiş; Farsça ve Arapça şiirlerin yanı sıra ayet, hadis ve atasözlerine de yer vermiştir.
Daha çok Tomar-ı Turuk-ı Aliyye adlı eseriyle tanınan Sadık Vicdanî, Kâdiriyye tarikatına mensup bir aile çevresinde yetişmesine rağmen Nakşî-Halidî şeyhi Ballıkzâde Ahmed Mahir Efendi´ye intisap etmiştir. Ayrıca Basra´da Hicaz demiryolunun inşası için halktan yardım toplamada gösterdiği başarıdan dolayı da nişan ve terfi ile ödüllendirilmiştir.
17. yy Türk ilim dünyasının etkin isimlerinden olan Kâtip Çelebi bu eseri, kendi dönemindeki dinî ve ilmî tartışmaları belli bir yöntem çerçevesinde yeniden ele almak ve Osmanlı ilim hayatındaki mevcut durumu eleştirel bir şekilde değerlendirmek üzere kaleme almıştır.
"Sultan Selim-i Salis tarafından 1221 senesi Fransa İmparatoru Napolyon Bonapart nezdine sefaretle i´zam kılınan rical-i Bâb-ı Âlî´den Seyyid Vahid Efendi´nindir."
Döneminin önde gelen münşilerinden olan Osmanlı devlet adamı Okçuzade Mehmed Şahî tarafından kaleme alınan eser, manzum tasavvufî şerhler ve hikâyeler içeren bir kırk hadis tercümesidir.
İran´ın önde gelen şairi Hafız-ı Şirazî´ye ait Divan, Türkiye´de Mesnevî ve Gülistan´dan sonra en çok okunan Farsça metinlerin başında gelmektedir. Divan edebiyatının İran etkisi altında kalması da çoğunlukla Hafız´ın etkisine bağlanır. Fal kitabı olarak da kullanılan eserin sahip olduğu ün ise şiirlerdeki ahenk ve akıcılığın yanı sıra dilinin sade olmasından ötürüdür.
Son dönem Hanefî fakihlerinden İbn Abidin tarafından kaleme alınan eser, önde gelen imamların, teşehhüd [namazda kelime-i şehadet] esnasında işaret parmağının kaldırılmasına dair görüşlerini derlemiştir.
Ahteri ve Ahteri-i Kebir diye de anılan bu Arapça-Türkçe sözlük Muslihuddin Mustafa´nın en meşhur eseridir. Belli başlı Arapça kaynaklardan faydalanarak 952 (1545) yılında tamamladığı eser, yaklaşık 40.000 kelime ihtiva etmektedir.