İthaf, "Hikmet Altınkaynak´tan Sayın Hacer Er´e teşekkür ve esenlik dilekleriyle 28 Kasım 2014" şeklindedir. *Kitabın editörü Ruken Kızıler Exlıbrıs´i mevcuttur.
III. Selim’den V. Murad dönemine kadar olan gelişmeleri kapsar. Osmanlı Devleti’nin anayasal düzene geçişinin bir hikayesi olarak kurgulanmasına rağmen bu süreci uzun dönemli bir bakış açısı içinde ele aldığından yüzeysel olarak nitelendirilebilir.232-33 sayfalarında harfler baskı hatasından dolayı aşağı doğru kaymıştır.
Metafizik ve mistisizme büyük ilgi duyan Fransız fizikçi ve yargıç Balthasar de Monconys´nin (1608-1665), Pisagor´un, Zerdüşt´ün, Yunan ve Arap simyacıların öğretilerinin kaynaklarına geri dönmek amacıyla Küçük Asya ve Kutsal Topraklar´a, Portekiz´e, İspanya´ya, İtalya´ya, İngiltere´ye, Hollanda´ya ve Almanya´ya yaptığı seyahatlerinde tuttuğu günlükler...
İlk olarak Monconys´nin ölümü sonrası oğlu tarafından derlenip Fransızca yayımlanan (1665) eser, 1697 yılında Almanca´ya çevrilmiştir. Monconys gittiği her şehirde matematikçiler, din adamları, cerrahlar, mühendisler, kimyagerler, doktorlar ve prenslerle bağlantı kurarak onların kütüphanelerine ve laboratuvarlarına konuk olmuş; burada öğrendiği "sırları ve deneyleri" günlüklerine dahil etmiştir.
Yazarın çok yönlü ilgi alanlarına paralel bir içerik zenginliğine sahip olan kitap; bilgelerle yaptığı ilmi sohbetleri, kayda değer mimari yapıları, çeşitli makine ve cihazları, ezoterik bilimlerle bağlantılı materyalleri, bilinmeyen zevk ve sağlık sırlarını, karşısına çıkan tuhaf hayvanlarla bitkileri, çeşitli halkların ilginç geleneklerini ve batıl inançlarını -yer yer gravürleriyle- içermektedir.
Bu yönüyle bir seyahatname ile bilim insanının çalışma defteri karışımı bir kitap olarak tarihe geçen eserde 1 tam sayfa gravür, 24 levha ve çok sayıda metin içi dekoratif illüstrasyon yer almaktadır.
Şair-i Azam Abdülhak Hamid Tarhan ile Lüsyen Hanım 1912'de Lüsyen Hanım'la evlenmiştir. Lüsyen Hanım boşandıktan sonra Abdülhak Hamid'e Mektupları yazmıştır.
Talat Sait Halman, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Kültür Bakanıdır. Uzun yıllar Milliyet'te günlük ve haftalık köşe yazıları yazdı. 1953 yılında akademik çalışmalara başladı. Columbia Üniversitesi'nde 7 yıl, Princeton Üniversitesi'nde 13 yıl, Pennsylvania Üniversitesi'nde 2 yıl ve New York Üniversitesi'nde 14 yıl, Türk Dili ve Edebiyatı, İslamiyet, Ortadoğu Tarihi, İslam Uygarlığı ve Tarihi, Türk Kültürü, Osmanlı Tarihi, Ortadoğu Sorunları, İslam Ülkeleri Edebiyatı dersleri verdi. Prof. Halman, New York Üniversitesi'nde Ortadoğu Dilleri ve Edebiyatları Bölümü'nün Başkanlığını yaptıktan sonra, Bilkent Üniversitesi'nin ilk "Mümtaz Konuk Profesörü" oldu. 1998'den bu yana, Bilkent'in "Türk Edebiyatı Bölümü"nün ve "Türk Edebiyatı Merkezi"nin Kurucu Başkanıdır. Türkçe ve İngilizce 50'yi aşkın kitap ve 2000'den fazla yazı yayımladı.İki yıla yakın bir süre Dışişleri Bakanlığı'nın Kültür İşleri Büyükelçiliği görevinde bulundu. Birleşmiş Milletler'de Daimî Delege Yardımcılığı da yaptı. Dört yıl, UNESCO'nun Paris'teki genel merkezinde yönetim kurulu üyesi olarak Türkiye'yi temsil etti.
17. yy Türk ilim dünyasının etkin isimlerinden olan Kâtip Çelebi bu eseri, kendi dönemindeki dinî ve ilmî tartışmaları belli bir yöntem çerçevesinde yeniden ele almak ve Osmanlı ilim hayatındaki mevcut durumu eleştirel bir şekilde değerlendirmek üzere kaleme almıştır.
Yayın hayatına, İstanbul’da yayımlanan İkdam gazetesinin İsviçre muhabirliğiyle başlayan Balaban, 1923 yılından itibaren modern eğitim ve öğretim kurumlarıyla kitap ve öğretmen sayısının son derece az olduğu dönemde iyi yetişmiş bir eğitimci olarak modern pedagojinin ilke ve metotlarını yaymak, öğretmen yetiştirilmesine katkıda bulunmak maksadıyla psikoloji, pedagoji, felsefe, ahlâk, Türk dili, çocuk edebiyatı, medeniyet ve kültür tarihi gibi alanlarda telif ve tercüme olmak üzere seksen kadar eser yazmış ve bunların altmıştan fazlası yayımlanmıştır.
Aslen hintli olan Türk araştırmacı Mohammad Sadıq'tan Bakü doğumlu Hindoloji bölüm başkanı Abidin İtil Beye imzalı ve ithaflıdır. İthaf, "Mürşidim Sayın Prof. Abidin İtil´e derin saygılarımla. Mohammad Sadıq. Ankara - 3.VIII.1972" şeklindedir.
Yazar, Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nin pastişini yaptığı bu eserlerde, onun üslubunu ve dilini taklit ederek 17. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar geçen sürede İstanbul’da görülen değişiklikler, teknoloji ile değişen yaşam, örf-âdet, zevk, dans, müzik, eğlence, giyim, oyun, dekorasyon, kutlamalar, şenlikler gibi konularla ilgili çeşitli bilgiler vermiştir. Bu eserleriyle mizah gücünü gösteren Ercüment Ekrem Talû, oluşturduğu Meşhedi Cafer, Torik Necmi ve Kopuk tiplemeleriyle bu alandaki başarısını devam ettirmiş ve mizah yazarı olarak tanınmıştır. Ercüment Ekrem Talu, elit bir çevrede yetişmesine rağmen halk mizahçısı olarak ünlenmiş, modern Türk edebiyatındaki eserlerini Karagöz, orta oyunu ve meddah geleneğinden yararlanarak oluşturmuştur.
Hollandalı denizci ve yelken yapımcısı Jan Janszoon Struys´un, Avrupa, Afrika ve Asya´ya farklı tarihlerde yaptığı maceralı yolculuklarını anlattığı, döneminde büyük bir popülerlik yakalayarak farklı dillerde birçok baskısı yapılan seyahatnamesi.
Struys kitabında; ziyaret ettiği kasabaları, insanların yeme ve içme alışkanlıklarını, dini geleneklerini ve nasıl eğlendiklerini yer yer gravürlerle destekleyerek ayrıntılı bir şekilde anlatmış; şahit olduğu çarpıcı hadiseleri kitabın döneminde yakaladığı başarıyı anlamamızı sağlayacak derecede canlı ve ilgi çekici tasvirlerle okurlarla paylaşmıştır. Örneğin, İran´da sadakatsizlik sebebiyle canlı canlı derisi yüzülen ve yüzülmüş derisi haremdeki diğer kadınlara ibret olsun diye duvara çivilenen kadının acıklı hikayesi ve bu hikayeyi destekleyen çarpıcı gravür kitaptaki sansasyonel bölümlerin belki de en çarpıcısını teşkil etmektedir. Formosa´da "kuyruklu bir insan ırkı" gördüğünü iddia eden yazarın kitabın satışını artırmak için fantazi ile hakikati iç içe geçirdiği ve hayal gücünden bolca istifade ettiği ise aşikardır.