1835 yılındaki İstanbul ziyaretinden olduça etkilenen Pardoe, ‘’İstanbul, doğanın başına yerleştirilen taçta en parlak mücevherlerden biri; berrak, sakin göğü, ışıldayan denizi, yeşilliklerle örtülü amfi tiyatro biçimindeki tepeleri, coğrafi durumu, siyasal önemi ve hepsinin üstünde bir Batılı göze sunduğu yenilikle onunla geçirilen her günü, her saati son bulması istenilmeyen bir haz mevsimi yapıyor‘’ sözleriyle sultanların şehri İstanbul´a hayranlığını dile getirmiştir. Bir kadın şairin zarif perspektifi ve zamana ışık tutan zengin gravürler eşliğinde 1800´lü yılların İstanbul´unda adeta yolculuğa çıkıyoruz. Sırtı deri, kapakları bez cildindeki kitabın sayfa kenarları yaldızlıdır.
İkinci Yeni şairlerinden farklı olarak şiirden başka hemen hiçbir şeyle ilgilenmeyen ve başka türde hiçbir kitap yayımlamayan Edip Cansever´in (1928 - 1986), toplu şiirlerine dâhil etmediği İkindi Üstü sayılmazsa, dördüncü şiir kitabı… Ferit Öngören´in kapak tasarımı ve desenleriyle... / Bazı dizelerin altı kırmızı sabit kalemle çizilmiş... Hafif eskime belirtileri ve sırtta yer yer soyulmalar...
Başta dayısı Necmeddin Okyay’dan olmak üzere ciltçilik ve ebru eğitimi alan Mustafa Düzgünman (1920-1990) hem ebru sanatındaki eserleri hem de pek çok öğrenci yetiştirmesi sebebiyle ebru sanatının Türkiye’de yayılmasını ve tanıtılmasını sağlamış önde gelen sanatçılarımızdan biridir.
Edebiyat tarihçiliği ve dilciliği yanı sıra, biyografi çalışmalarıyla da Türk edebiyatına büyük katkılar sağlamış olan Prof. Agâh Sırrı Levend´in (1894 - 1978), bir şehrin güzelliklerini tasvir etmek amacıyla yazılan şehr-engizlerle ilgili araştırması... Dil ve edebiyat araştırmacısı ve şair Dehri Dilçin´e (1901 - 1977) imzalanmış...
Cumhuriyet devri Türk edebiyatının tanınmış ve üretken isimlerinden olup, Yaşar Kemal'in "Yaşlanmaz Şair Çocuk" olarak adlandırdığı Necati Cumalı'nın, kitabını kendisi için imzaladığı edebiyat tarihçisi ve araştırmacı Tahir Alangu (1915-1973), İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türkoloji bölümünden mezun olmuş; Galatasaray Lisesi'nde edebiyat, Robert Kolej'de Türkoloji dersleri vermiştir. Vatan ve Cumhuriyet gazetelerinde yazılar kaleme alan yazar, Ömer Seyfettin'in bütün eserlerini baskıya hazırlayan kişidir.
Osmanlı tarihçisi Şemdanizade Süleyman Efendi, kendisine şöhret kazandıran bu eserini, Kâtib Çelebi´nin Takvimü´t-Tevarih´ini genişletip 1777 yılı sonuna kadar getirerek hazırlamıştır. Önsözünde tarihten, tarihin faydalarından ve tarih bilmenin devlet idarecileri için öneminden söz eden eserin özellikle, yazarının şahit olduğu olayları içine alan son elli yıllık kısmı önemlidir. Eser Cevdet Paşa´nın eserinin ilk iki cildine de kaynaklık etmiştir.
"Tarihi sevdiren adam" olarak tanınan Ahmed Refik, tarih yazımına katkıda bulunan pek çok esere imza atmış, ilgili çalışmalarından dolayı İsveç hükümeti ve Bulgar İlimler Akademisi tarafından nişan ve madalya ile taltif edilmiştir. Kendisi eski tarihçiliğin son, modern tarihçiliğin ilk ve popüler tarihçiliğin en iyi temsilcisi sayılmaktadır.
Edebiyata şiirle başlayan; tiyatroyla, romanla, denemeyle devam eden ve yazdığı her türde çok sayıda ödül kazanmış olan Necati Cumalı´nın (1921 - 2001) toplu oyunlarının ikinci kitabı… Özellikle, A. Kadir´le birlikte yaptıkları İliada ve Odysseia çevirileriyle tanınan, eski Yunan ve Roma dilleri uzmanı, filolog, arkeolog ve denemeci Azra Erhat´a (1915 - 1982) imzalı...
"Temel bilgiler, harflerin telaffuzuna dair açıklamalar, kullanımdaki mastarlar, detaylı kurallar, alıştırmalar, kullanımı yaygın kelimeler, konuşma dili ve Arapça-Türkçe atasözleri ve özdeyişler içermektedir." Sırtı ayrık haldedir.
Salah Bey Tarihi´nin ikinci cildi olan bu eserde Salah Birsel (1919 - 1999), tadına doyulmaz üslubuyla ve birbirinden ilginç ayrıntılarla, sanatçı ve yazarların mekânı Beyoğlu´nu anlatıyor.
Tanzimat´tan sonraki Türk edebiyatının tanınmış edebiyatçısı Şemseddin Sami, roman ve tiyatro yazarlığından gazeteciliğe, lügatçilikten ansiklopedi yazarlığına kadar değişik alanlarda önemli eserler vermiş bir isimdir.
Sırtı ve birkaç sayfası ayrıktır.