Yazıldığı tarihten bu yana büyük ilgi gören Sadi Şirazî´nin ünlü Farsça eseri Gülistan, çoğunlukla günlük hayatta karşılaşılan olaylar dikkate alınarak ahlakî ve edebî sonuçlar çıkarılabilen hikâye ve nüktelerle süslenmiş; Farsça ve Arapça şiirlerin yanı sıra ayet, hadis ve atasözlerine de yer vermiştir.
"6 Rebiülevvel 1294/8 Nisan 1293´ten 7 Rebiüssani 1294/9 Mayıs 1293´e kadar bir ay zarfında Macaristan´a gidip gelen heyetin resmini ve başlarından geçen olayları kapsamaktadır."
Türk dilinde kullanılan Arapça ve Farsça kelimelerle Türkçeye Batı dillerinden girmiş bazı kelimelere de yer veren lügat; kelimelerin seçilişi, anlamlandırma ve örnek cümleler bakımından döneminde ileri seviyede kabul edilmiştir. Kelimelerin, asıl dillerindeki anlamlarının değil, Türkçede kazandıkları manaların gösterildiği sözlük, "fetva" kelimesine kadar Muallim Naci tarafından hazırlanıp yayımlanmış, Nâci´nin ölümü üzerine geri kalan kısmı, Müstecabizâde İsmet Bey tarafından tamamlanmıştır.
Tanzimat´tan sonraki Türk edebiyatının tanınmış edebiyatçısı Şemseddin Sami, roman ve tiyatro yazarlığından gazeteciliğe, lügatçilikten ansiklopedi yazarlığına kadar değişik alanlarda önemli eserler vermiş bir isimdir.
Ters ciltlenmiştir. Arka cilt kapağı kısmen ayrıktır.
Samim Kocagöz´ün (1916 - 1993), 1950´de Yeni İstanbul gazetesi ve New York Herald Tribune gazetesinin ortaklaşa düzenlediği Dünya Hikâye Yarışması´nda birincilik ödülü kazandığı "Sam Amca" adlı öyküsünün adını verdiği hikâye kitabının ikinci basımı... Folklor araştırmacısı ve eleştirmen Tahir Alangu´ya imzalı...
"… Âsitane-i aliyyede Çarşamba pazarında kâin Damadzâde Mehmed Murad Efendi´nin bina ve ihyasına muvaffak oldukları hangâh-ı Nakşibendiyyede şeyh olub hasbe´l-makdûr devâvîn-i Farisiyye ve bahusus Hz. Mevlâna´nın (k.s.) muizz-i Kur´ân olan Mesnevi-i Şerif´i müzakeresiyle evkat-güzâr olduğumuz sebebiyle bi´d-defeat kavaid-i Farisiyyeyi havi olan "Mefâtîhu´d-Dürriyye" ismiyle müsemma risale müzakere olunmuş idi ve lakin derun-ı risalede haiv ve zevaide müteallik mesail mevcude olduğundan maada ibaresinden murad eylediği mana usret ile istihraç olunub bu ecilden mübtedilere taallümü umur-ı asireden olmağın binaen ala hâzâ teşne-dilân-ı âb-ı zülal- lisan-ı Farsî olan mübtediyana kolay olmak için Türkçeye zevaidini tarh ile tercüme olundu..."
Sırtı kısmen ayrıktır.
Türk dilinde kullanılan Arapça ve Farsça kelimelerle Türkçeye Batı dillerinden girmiş bazı kelimelere de yer veren lügat; kelimelerin seçilişi, anlamlandırma ve örnek cümleler bakımından döneminde ileri seviyede kabul edilmiştir. Kelimelerin, asıl dillerindeki anlamlarının değil, Türkçede kazandıkları manaların gösterildiği sözlükte müellifin kendi şiirlerinden veya başka şairlerden örnek çeşitli mısra ve beyitler de yer almaktadır. Sözlük "fetva" kelimesine kadar Muallim Naci tarafından hazırlanıp yayımlanmış, Nâci´nin ölümü üzerine geri kalan kısmı, Müstecabizâde İsmet Bey tarafından tamamlanmıştır.
Birkaç sayfası yıpranmıştır.
Her biri kendi alanında değerli bilim insanlarının, araştırmacıların emeğiyle hazırlanan bu çalışma, bütün İstanbulluları ve bu şehri merak edenleri yeniden İstanbul´a bakmaya davet ediyor. Orijinal kutusunda.
ÂDÂB-I SEDÂD, Ahmed Cevdet, Karabet ve Kasbar Matbaası, İstanbul 1303, 54 s.; TEDRÎSÂT-I EDEBİYYE (Birinci Kısım), A. Fehmi, Karabet ve Kasbar Matbaası, İstanbul 1302, 176 s., 13x18 cm
Altı çizili satırlar mevcuttur.
Firuzâbâdi´nin Arapçadan Arapçaya sözlüğü Kâmûsü´l-Muhît, sözlük çalışmalarında, türe adını verecek ölçüde önemli bir yer tutmuştur. Nitekim "okyanus" anlamına gelen "kâmûs" kelimesi, eserin şöhret bulmasından sonra "sözlük" anlamında da kullanılmaya başlamıştır. Eser iki kez Türkçeye tercüme edilmiştir ki bunlardan ikincisi müzayedeye sunulan el-Okyânûsü´l-Basît fî Tercemeti´l-Kâmûsi´l-Muhît´tir. Mütercim Asım Efendi, sözlükteki kelimelerin Türkçe karşılıklarını bulurken yalnızca yazı diliyle yetinmeyip halk ağzından da faydalanmıştır. Müstakil bir telif niteliğini haiz görülen Kâmûs Tercümesi, ilk defa II. Mahmud´un iradesiyle mütercimin büyük oğlu nezaretinde, 1230-33 yıllarında basılmıştır.
Milletler Arası İslam Kültür Mirasını Koruma Komisyonu tarafından Hamid Al-Amidi adına düzenlenen 1. Uluslararası Hat Yarışması´nın kazananlar kataloğu.