İthaf "Sevgili arkadaşımız Güzin Benibol'a Arada. B Necatigil 27.XI.958" şeklindedir. Şair ve yazar, çevirmen Behçet Necatigil’in edebiyata ilgisi 1927 yılında Kastamonu’da ortaokul öğrencisi iken başladı. O yıl el yazısı ile Küçük Muharrir dergisini çıkardı. Böylece ilk okuyucuları arkadaşları ve akrabaları oldu. Türkçe öğretmeni şair Zeki Ömer Defne’den teşvik gördü. 1931-32’de Akşam gazetesinin çocuk sayfalarında yayımladığı şiir, fıkra ve hikâyelerde de Küçük Muharrir imzasını kullandı. İlk şiiri “Gece ve Yas”, lise öğrencisiyken Varlık dergisinde (1 Ekim 1935), sonraki yıllarda şiir ve çevirileri Varlık, Türk Dili, Yeditepe, Oluş, Gençlik, Yeni Dergi, Yeni Edebiyat, Yelken, Ataç, Yenilikler, Yeni İnsan vb. gibi tanınmış dergilerde, yazıları Cumhuriyet gazetesinde yayımlandı. Necatigil’in şiiri başlangıçta, günlük nafakasının peşinde olan halktan insanların şiiridir. Halk için şiir yazmadı; ama, bir anlamda halktan insanın günlük dertlerinin, duygulanmalarının, duyarlılıklarının şiirini yazdı, kentsoylu insanın sorunlarını dert edindi. Bunu yaparken de halk ve divan şiirinden edindiği sesi modern şiire aktardı. Hatta bu şiir anlayışını 1960’lı yılların ortalarına kadar taşıdı. Bu dönemden sonra yeni şiir arayışlarına girerek, şiirin biçimsel yönünü öne çıkarmaya başladı. Bu arayışın ilk örnekleri de Divançe kitabında görülebilir. Divan şiiri biçimlerini kullanarak girdiği arayış dönemini bir anlamda Kareler Aklar kitabı ile doruğa ulaştırdı. Bu kitaptaki şiirlerin sağdan sola, soldan sağa, yukarıdan aşağıya ve çapraz olarak okunmasıyla farklı şiir tatları, farklı anlam katmanları elde etmeyi amaçladı. Sözcük ve biçim deformasyonları ile, simgesel anlatımlarla şiirinin önünü açmayı denedi.
Tarih, coğrafya, gramer gibi çok değişik konularda onlarca eser veren Ahmed Rasim'in şöhreti, daha çok kaleme aldığı deneme, musâhebe [sohbet] ve fıkralara dayanmaktadır. Abdülhamid döneminin son yıllarında kaleme aldığı bu eserdeki yazılar ise sansürün dikkatini çekmeyecek konulara dair olup döneminin yaşam tarzını yansıtmaları bakımından önemlidir.
Tanzimat'tan sonraki Türk edebiyatının tanınmış edebiyatçısı Şemseddin Sami, roman ve tiyatro yazarlığından gazeteciliğe, lügatçilikten ansiklopedi yazarlığına kadar değişik alanlarda önemli eserler vermiş bir isimdir.
Rönesans'ın öncülerinden, İtalyan hümanist yazar ve şair Boccacio'nun (1313 - 1375); döneminin iki yüzlü ahlak anlayışını ve kilisenin yozlaşmışlığını işlediği, dünya edebiyatında hikâye türünün ilk örneği kabul edilen erotik başyapıtı Decameron'un, Rockwell Kent illüstrasyonlarıyla İngilizce çevirisi... Söz konusu eser, halen Vatikan'ın yasaklı listesindedir.
Yayıncısının orijinal baskılı bez cildi içinde, çok temiz...
Hamdullah Suphi Tanrıöver (1885 - 1966), Türk Ocağı kurucusu ve en uzun süreli başkanı, yazar ve çok ünlü bir hatiptir. Mehmed Akif´in yazdığı İstiklal Marşı´nı milletvekillerinin coşkulu alkışlarıyla mecliste ilk kez o okumuştur. Türk Ocakları İlim ve Sanat Heyeti neşriyatının birinci kitabı olan Günebakan, yazarın çeşitli gazete ve dergilerde yayımladığı makalelerden oluşuyor. Dönemin Kayseri Valisi Fuat Tuksal´a imzalı...
Sırrı Paşa´nın valilik görevleri sırasında yaptığı resmi yazışma ve konuşmalarla birçok şahsi mektup ve yazıları içermektedir. Bu eserde, Paşa´nın özellikle vilayet gazetelerine ilişkin görüş, faaliyet ve uygulamaları yer almaktadır.
İthaf, "Sevgili Kardeşim Nebihe Gülgeç´e muhabbetlerimle. Nihal Yalaza Taluy" şeklindedir. Nihal Yalaza Taluy, Cumhuriyet´in ilk kuşağının önde gelen Rusça çevirmenlerindendir. Dostoyevski ve Tolstoy´un yanı sıra Puşkin, Gogol ve Turgenyev çevirileri de beğeniyle okunan Taluy´un çeviri külliyatı otuz kitabı aşmaktadır.
İranlı şair Sadi Şirazi, bu ünlü mesnevisinde çeşitli kaynaklardan derlediği hikâyeler, bizzat tanıklık ettiği olaylar ve başkalarından duyduğu rivayetlerle edindiği bilgi ve deneyimlerini, hikâye ve fıkralar halinde anlatırken sade ve anlaşılır bir üslup kullanmıştır. Dünyanın birçok yerinde şöhret kazanan eser, İslam ülkelerinde özellikle Farsça öğretiminde başvurulan temel eserlerden biri haline gelmiştir.