Türkiye'de balıkçılık konusunda başvuru kaynağı niteliğinde olan ve Türkiye'deki deniz ve tatlısu balıkları, deniz canlıları, göl ve akarsularla ilgili bilgilerle avlanma tekniklerini içeren bu eser için İstanbul Ansiklopedisi'nde Reşat Ekrem Koçu şu ifadeyi kullanmıştır: "'Balık ve Balıkçılık' milli kütüphanemizde benzerine ender rastlanan muazzam eserlerdendir kendi mevzuunda ise tek eserdir."
Mektup elyazması defterlerin Türk Tarih Kurumuna verilmesi hakkındadır. Ayrıca Şevket Rado'nun cevap mektubu içerisinde yer almaktadır. Cevap mektubu 23x29 cm, zarf 13x16 cm.
Sırtı vellum deri, uçları yer yer aşınmış ve kenarları yıpranmış dönem cildi içinde… Sırt kısımlarda ve sayfaların sırta yakın kısımlarında metni etkilemeyen kurt yenikleri var.
Osmanlı Devleti'nde 1868-1876 yılları arasında hazırlanan ve daha çok borçlar, eşya ve yargılama hukuku esaslarını içeren kanun metni olup, İslam hukukuna dayalı olarak hazırlanan ilk kanunlar olduğu için sadece Osmanlı hukuk tarihi bakımından değil İslam hukuk tarihi bakımından da dikkate değer bir öneme sahiptir ve İslam ülkeleri tarafından hazırlanan kanunlara öncülük ve örneklik etmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti´nin üçüncü diyanet işleri başkanı olan Ahmet Hamdi Akseki, Balkan Harbi´nden önce Sebilürreşad dergisinin Bulgaristan ve Romanya muhabirliğini yaparak bölgedeki Müslümanları irşad edip izlenimlerini yayınlamıştır. Daha sonra Milli Mücadele için Anadolu´ya geçerek yazı ve vaazlarıyla Anadolu harekâtını destekleyen Akseki; saltanat, meşrutiyet ve cumhuriyet dönemlerini yaşan bir alim ve fikir adamı olarak Müslüman Türk toplumunun uğradığı sosyal ve kültürel değişikliği yakından takip etmiş, eser ve makalelerinde analizlerini kaleme almıştır.
Halvetiyye´nin Mısriyye kolunun kurucusu mutasavvıf şair Niyazi Mısrî, vaazlarında söylediklerinden ötürü mahkûm edildiği uzun bir sürgünlük hayatından sonra Bursa´ya dönmüş, ertesi yıl Avusturya seferine katılmak üzere müridleriyle hazırlıklara başlamıştır. Ancak sözlerinin halk ve ordu üzerinde etkili olup büyük bir fitne kopacağı ileri sürülerek sadrazam tarafından engellenen şair, Limni´ye sürgün edilmiş ve orada vefat etmiştir. Şiirleri bütün tarikat çevrelerinin beğenisini kazanan Niyazi Mısrî´nin bu divanı, zamanla dervişlerin el kitabı haline gelmiştir.
İdari görevlerinde dürüst ve başarılı bir devlet adamı olan Said Paşa; tarih, mantık, matematik ve coğrafya gibi pek çok alanda bilgi sahibidir. Paşa´nın farklı alanlarda ortaya koyduğu eserlerden biri olan ve 1304-1306 yılları arasında kaleme alınan bu dünya tarihinde, Hz. Âdem´den başlayarak Asya, Afrika ve Avrupa kıtasındaki mezhep ve medeniyetlerin tarihi anlatılmıştır.