Aydede, Refik Halit Karay tarafından 1922 yılında İstanbul’da haftada iki gün yayımlanmış daha sonra 1948-1949’da yeniden çıkarılmış siyasi mizah dergisidir. Türk Kurtuluş Savaşı sırasında çıkan en etkili iki mizah dergisinden birisidir. Kurucusu ve başyazarı Refik Halid Karay’dır. Milli Mücadele’ye mizah yoluyla muhalefet eden dergi, kısa süren yayın hayatı boyunca çok sayıda yazar ve çizer yetiştirmiş, kendisinden sonra yayınlanacak mizah dergilerine zemin hazırlamıştır.
1937 yılında Merzifon'da doğdu. Öğrenimini kent kent dolaşarak tamamladı. Güzel Sanatlar Akademisi'ni Mimar olarak bitirdi. Aynı okulda üç yıl Yapı ve Meslek kürsüsü asistanı olarak çalıştı. Daha sonra mimarlık ve eğitimi ile ilişkisini keserek tümü ile karikatür, film, çizgi film uğraşlarına yöneldi. Kısa film dalında 'Cumartesi Pazar' adlı çalışma ile 1969'da ve 'Sansür' adlı film ile de 1970'de çizgi film dalında Büyük Ödül kazandı. 1978 ve 1984'de Üsküp'te, 1983'te Tokyo'da ödül aldı. 1980-85 yılları arasında Çağdaş Gazeticiler Derneği tarafından beş kez 'Yılın Gazetecisi' seçildi. Türkiye Sanatçılar Birliği'nde ve yedi yıl da Karikatürcüler Derneği'nde yazman ve başkan olarak yöneticilik görevinde bulundu. Mimar Sinan Üniversitesi UESYO'da 1980-84 yılları arasında çizgi film dersleri verdi. 'Böyük Türkiye', 'Sansür', 'İki Minik Kentli', 'Gözağrısı', 'Sus ve Dinle' adlı kitapları vardır. Yurt içinde açtığı çok sayıdaki karikatür sergisinin yanısıra, Almanya Darmstad ile Münih'te, Yunanistan'da Rodos ile Atina'da ve Kıbrıs'ta yapıtlarını sergiledi. Karikatürleri çeşitli dergilerde ve günlük olarak da Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanmaktadır.
Şair ve yazar olan İsmet Özel, Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne kayıt olduğu 1962 yılından itibaren ilk şiirlerini de yayımlamaya başladı. 1964 yılından itibaren kaleme aldığı ve daha sonra Şiir Okuma Kılavuzu’nda yer alacak poetik metinlerle kendi şiir poetikasını da oluşturmaya çalışan İsmet Özel, şiirin özüne ve estetiğine uygun olarak bireysel odaklı şiirler kaleme almıştır. Bu noktada en önemli dayanağı, zihinsel işleyişi tamamen serbest bırakıp ortaya çıkan her ne ise onu, sonradan bilinçli bir düzene sokarak şiirin sınırlarına dâhil etmekti. Şairin ilk şiirleriyle edebiyat ortamında çarpıcı bir biçimde yer bulması da söz konusu olan bu dayanaktan hareket ederek “şair oluş ile insan oluş” arasındaki boşluğu yaratıcı söyleyişle dolduruyor olmasıyla mümkün oldu. Böylelikle Özel, 1965 yılının ortalarına kadar Türk Dili, Şiir Sanatı, Dönem, Dost, Evrim, Yapraklar, Mülkiye ve DevinimLX gibi dergilerde yayımladığı yirmi şiirinden on sekizini, Mart 1966 yılında Geceleyin Bir Koşu adıyla kitaplaştırdı. Bu anlamda şiirinin evrenini de giderek genişleten Özel, belli başlı izleklerine de anlam dünyasında açılım meydana getirdi ve Şiir Sanatı, Papirüs, Yeni Dergi ve Halkın Dostları gibi dergilerde yayımlanan on dört şiirini 1969 yılında Evet, İsyan adıyla kitaplaştırdı. Sözü edilen bu açılım şimdilik, Geceleyin Bir Koşu’'daki kimi şiirlerin yazılması için “itici güç” görevi gören “yıkıcılığın” şairin bedeninden, toplumu kendi güdümüne çekmeye çalışan değerlere yönelmesiyle derinlik kazandı.1969 yılında büyük yankılar uyandıran Evet, İsyan adlı ikinci şiir kitabını çıkardı. İkinci Yeni etkisinin hissedildiği ilk şiirlerini Geceleyin Bir Koşu’da toplayan İsmet Özel, bu kitabıyla, modern şiirimizin İkinci Yeniyle kazandığı aşamayı özümsediğini gösterdi. İkinci kitabı Evet, İsyan’da şiirini bir ana fikre dayandırmaya, bir dünya görüşüyle buluşturmaya, yaşanan hayat ve yaşayan insanı merkeze alarak kurmaya ayrı bir önem atfetti. İmge yoğunluğunun öne çıktığı şiirlerini, şiirin yapısını zedelemeden insan ve hayatla buluşturmada gösterdiği başarı, modern şiirimizin İkinci Yeniyle elde ettiği kazanımlara yeni bir açılım getirdi. Evet, İsyan’ın gördüğü büyük ilgi bu açılımın beklendiğinin, bağlantının doğru kurulduğunun bir başka kanıtıydı. İsmet Özel’i, ikinci kitabı Evet, İsyan’a ve oradan Halkın Dostları’na ulaştıran süreç, 1965 yılında Şiir Sanatı dergisinde yayımlanan “Partizan” şiiriyle başlatılabilir. “Partizan”la başlayan süreç, aynı yıl yayımlanan “Çağdaş Bir Ürperti”, “Bir Devrimcinin Armonikası”, “Sevgilime Bir Kefen” şiirleriyle güçlenmiş, 1966 yılında Cemal Süreya’nın dergisi Papirüs’te yayımlanan “Kan Kalesi” ve “Evet, İsyan” şiirleriyle iyice somutlaşmıştır. İlk kitabını 1966 yılında çıkarmasına karşılık, 1965’te yazdığı ve şiirini yeni bir aşamaya taşıdığının göstergesi sayılan bu şiirleri ilk kitabına almayışı, İsmet Özel’in kendi şiirine dair bilinçli bir istikamet fikrine sahip olduğunu göstermektedir.