Mustafa Kemal Atatürk'ün kendisinde "Meclisin Gülü" dediği, Milli Mücadele'ye başından ititbaren inanmış, destek veren, Birinci Dönem Türkiye Büyük Milleti Meclisi'nde Ergani Milletvekili olarak katılan Ahmet Nüzhet Saraçoğlu, Tunceli Çemişgezek doğumludur. Yaşadığı dönemde halk arasında Nüzhet Dede veya Dede Nüzhet olarak tanınmıştır. Dönemin gazetecisi Celal Nuri Bey, Nüzhet Dede'yi Şarkın Diyojeni olarak tanımlamıştır.
Fazıl Hüsnü Dağlarca (1914 - 2008) Türk şair. Türkçeyi, "Türkçe benim ses bayrağım" diyerek önem gösteren Dağlarca Türk edebiyatının en velut yazarlarından biriydi. Bu kitabı 8 bölüme ayrılmış ve "Türk olmak", "Dışarıdan Gazel", "Kazmala", "Ağrı Dağı Bildirisi", "Almanyalarda Çöpçülerimiz", "İkili anlaşma anıtı", "Pir Sultan Abdal Günleri", "Horoz" başlıklarını taşımaktadır
İthaf, "Türkan'a Turan'a içtenlikle İlhan Berk" şeklindedir. İlhan Berk, 1918'de Manisa'da doğdu. 1945’te Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü’nün Fransızca Bölümü’nü bitirdi. Fransızca öğretmeni (1945-1955) ve ardından Ziraat Bankası’nda çevirmen (1956-1969) olarak çalıştı. Emekliliğinin ardından Bodrum’a yerleşti ve ölümüne kadar orada yaşadı. İlk şiirleri “Yeni Doğuş”, “Uyanış”, “Varlık”, “Ses” gibi dergilerde çıktı. İlk kitabı “İstanbul’dan” (1947) itibaren “toplumcu şiir”in önemli temsilcilerinden biri olarak adı öne çıktı. 1954’ten itibaren İkinci Yeni tarzında şiirler yazmaya başladı, “Salt Şiir” dediği bu tarzı savunan yazılar yazdı. “Galile Denizi” (1958) kitabından sonra, İkinci Yeni’nin en çok anılan şairlerinden biri oldu.
İthaf, "Yusuf Atılgan'dan Fatma'ya iyi dileklerle, dostlukla, Haz. 80, Y. Atılgan" şeklindedir. Yusuf Atılgan, Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının önemli yazarlarından biri olan Yusuf Atılgan 27 Haziran 1921 yılında Manisa’da doğmuştur. Gerçek adı Yusuf Ziya’dır. 1936 yılında Manisa Ortaokulunu bitirmiştir. 1939 yılında ise Balıkesir Lisesinden mezun olmuştur. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü okuyan yazar öğrenimini tamamladıktan sonra Akşehir’in Maltepe Askeri Lisesinde edebiyat öğretmenliği yapmıştır. Türkiye Komünist Partisine katıldığı ve bazı faaliyetlerde bulunduğu için hapse atılmıştır. 1946 yılında serbest kalan Yusuf Atılgan öğretmenliği elinden alındığı için köyüne yerleşerek çiftçilik yapmaya başlamıştır. 1976 yılında tiyatro oyuncusu Serpil Gence ile ikinci evliliğini yapmıştır. 1989 yılında kalp krizi geçiren yazar İstanbul’da yaşamını yitirmiştir.
Şair ve yazar, çevirmen Behçet Necatigil’in edebiyata ilgisi 1927 yılında Kastamonu’da ortaokul öğrencisi iken başladı. O yıl el yazısı ile Küçük Muharrir dergisini çıkardı. Böylece ilk okuyucuları arkadaşları ve akrabaları oldu. Türkçe öğretmeni şair Zeki Ömer Defne’den teşvik gördü. 1931-32’de Akşam gazetesinin çocuk sayfalarında yayımladığı şiir, fıkra ve hikâyelerde de Küçük Muharrir imzasını kullandı. İlk şiiri “Gece ve Yas”, lise öğrencisiyken Varlık dergisinde (1 Ekim 1935), sonraki yıllarda şiir ve çevirileri Varlık, Türk Dili, Yeditepe, Oluş, Gençlik, Yeni Dergi, Yeni Edebiyat, Yelken, Ataç, Yenilikler, Yeni İnsan vb. gibi tanınmış dergilerde, yazıları Cumhuriyet gazetesinde yayımlandı. Necatigil’in şiiri başlangıçta, günlük nafakasının peşinde olan halktan insanların şiiridir. Halk için şiir yazmadı; ama, bir anlamda halktan insanın günlük dertlerinin, duygulanmalarının, duyarlılıklarının şiirini yazdı, kentsoylu insanın sorunlarını dert edindi. Bunu yaparken de halk ve divan şiirinden edindiği sesi modern şiire aktardı. Hatta bu şiir anlayışını 1960’lı yılların ortalarına kadar taşıdı. Bu dönemden sonra yeni şiir arayışlarına girerek, şiirin biçimsel yönünü öne çıkarmaya başladı. Bu arayışın ilk örnekleri de Divançe kitabında görülebilir. Divan şiiri biçimlerini kullanarak girdiği arayış dönemini bir anlamda Kareler Aklar kitabı ile doruğa ulaştırdı. Bu kitaptaki şiirlerin sağdan sola, soldan sağa, yukarıdan aşağıya ve çapraz olarak okunmasıyla farklı şiir tatları, farklı anlam katmanları elde etmeyi amaçladı. Sözcük ve biçim deformasyonları ile, simgesel anlatımlarla şiirinin önünü açmayı denedi.
Yazıldığı tarihten bu yana büyük ilgi gören Sadi Şirazî'nin ünlü Farsça eseri Gülistan, çoğunlukla günlük hayatta karşılaşılan olaylar dikkate alınarak ahlakî ve edebî sonuçlar çıkarılabilen hikâye ve nüktelerle süslenmiş; Farsça ve Arapça şiirlerin yanı sıra ayet, hadis ve atasözlerine de yer vermiştir.
İsmet Özel'den Oyun yazarı ve Dilbilimci Sevgi Sanlı'ya "Bana dostluğun ne olduğunu bir daha hatırlattığı için kendisine minnet ve sevgi duyduğum Sevgi Sanlı için… 14.3.1985" şeklinde ithaflıdır.
Hamdi Aziz Paşa, Osmanlı Devleti'nde bakteriyoloji öğretiminin öncüsü olup, 1902-1904 yılları arasında Halep Vilayeti ve Irak'ta etkili olan kolera salgını sırasında sağlık heyeti reisliği de yapmıştır.