Askeri Müze´nin kurucusu Ahmed Muhtar Paşa, "Muharebat-ı Meşhure-i Osmaniye Albümü" isimli eserini, Osmanlılar´ın siyasi ve askeri tarihine geçmiş önemli savaşlarının plan ve haritalarından oluşturmuştur. Her harita çeşitli ayrıntılar içeren metinlerle açıklanmaktadır. Planlarda orduların savaş esnasındaki yerleşimi, sayısı gibi bilgiler çeşitli kaynaklar gösterilerek verilmiştir. Künyede verilen bilgiye göre eser, Mücahidin-i Osmaniye Tarih-i Kebir-i Fenniyesi veya Devlet-i Osmaniye Tarih-i Askeriyyesi" isimli üç ciltlik eserden aktarma ve derlemelerle meydana getirilmiştir.
Safahat adlı eserin tamamı 7 kitaptan oluşmakta olup ilk 6 kitap 1911-1924 yılları arasında yazılmıştır. 7. kitap ise Akif´in Mısır´da yaşadığı dönemde yazdığı şiirlerden oluşmaktadır. İlk defa 1933´te Kahire´de basılmıştır. Bu lottaki nüshada 7 kitap bir arada bulunmaktadır.
7. cildin baş tarafına el yazısı ile "İstiklal Marşı"nın on kıtası yazılmıştır.
Edebiyat tarihimizin en uzun soluklu ve en etkili dergilerinden biri olan Servet-i Fünûn´un kurucusu ve sahibi Ahmet İhsan (1868 - 1942), yayıncılık ve matbaacılığın yanı sıra, çevirileriyle Jules Verne´i Türkiye´ye tanıtan kişidir. Matbuat ve edebiyat tarihimiz açısından birinci elden tanıklık değerindeki anılarının ikinci cildi, Meşrutiyet´ten Birinci Dünya Savaşı´na kadarki dönemi kapsıyor. "Muhterem Selim bey kardeşime" ithafıyla imzalanmıştır.
Muallim Naci´nin, edebiyat terimlerini örnekleriyle açıkladığı sözlüğüdür. Sözlük içerisinde yer alan terimlerin ekserisi divan edebiyatına dair olsa da verilen örnekler çağdaş şairlerden hatta Batılı şair ve yazarlardan seçilmiş olması eseri klasik belagat sözlüklerinden ayırmaktadır.
Mary Işın, yemek yapmaya meraklı bir Osmanlı subayı olan Mahmud Nedim´in gençliğinde aşçılık serüvenini anlattığı ve yemek tariflerine yer verdiği eseri basıma hazırlamış ve ortaya bir nevi gastro-biyografi çıkmıştır...
İlk resmî Osmanlı vakanüvisi ve tarihçisi olan Naima tarafından kaleme alınan ve olayları kronolojik bir sıra içerisinde nakleden eser, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde çok faydalanılan bir eser olmuştur.
“Vankulu Lugatı” ya da “Lugat-ı Vankulı” ismiyle meşhur olan bu eser, Ebu Nasr İsmail b. Hammad el-Cevherî’nin “Tacü’l-Luga ve Sıhahu’l-Arabiyye” adıyla da bilinen iki ciltlik Arapça sözlüğünün Türkçe tercümesidir. İbrahim Müteferrika matbaasında basılan ilk eserin birinci cildidir. *Eser, kitabın ana metin kısmıyla başlamakta ancak bu bölümden önce yer verilen girizgah yazısı ve takriz kısmı eksiktir. Sonundan ise 8 sayfa eksiktir...
Osmanlı´da yapılmış olan ilk Türkçe tefsirlerden olan eser Fatiha Suresi´den Nas Suresine kadar ki sure ve ayetlerin tefsirinin yer aldığı tam ve hacimli bir eserdir.
Osmanlı Devleti´nce tertip ettirilmiş hicri 1325 yılını kapsayan salname (yıllık). Salname çeşitleri arasından "Devlet Salnamesi" başlığı altında değerlendirilebilecek eser Mülkiye teşkilatından Mekteb-i Sultaniye´ye, Bab-ı Ali kadrolarından Bahriye Nezaretine çeşitli devlet kurumları ile ilgili döneminin birinci resmi elden kaynağı hüviyetindedir. Eser Osmanlı devlet arması ve ay-yıldız motifli dönem cildindedir.
İstanbul’dan yola çıkıp Rusya’nın
Türkistan bölgesini geçerek Ömer Hayyam’ın ülkesi İran’a ulaşan yazarın,
gezdiği bölgeler hakkındaki oldukça ilginç ayrıntılar içeren gözlem ve izlenimleri…
Kitapta gezilen bölgelerin tarihsel yapılarının yanı sıra, yaşayanların gündelik
hayatlarını, giyim kuşamlarını sergileyen çok sayıda görsele yer verilmiştir.