Beyitlerden önce sülüs bir "Hu" yazılmış, dini bir şiirin bir mısrası nesih bir mısrası celi divani yazı ile yazılarak tamamlanmış ve celi divani ile ketebe yazılmış.
Eserin metninde Peygamber Efendimiz´a (as) salavat içerikli bir kaside yazmaktadır.
Ketebe bölümünde Ahmed Haşim ismi Reisu´l-Hattâtin Hacı Kâmil Akdik´in gençlik yıllarında hocası Sami Efendi tarafından kendisine verilen mahlasıdır. Hacı Kamil Akdik daha sonra bu mahlası terkederek "Kâmil" ketebesini kullanmıştır.
*Eser üzerinde -yer yer yazı kısımlarında da olmak üzere- dökülmeler mevcuttur. Görselleri inceleyerek pey veriniz.
Küçük yaşta hafız olmuş, Hasırcılar Camii imâmı Mustafa Efendi’den hüsnihat dersi almıştır. Hoca ile arası açılınca Rodoslu İbrahim'den ders alarak icazet aldı. Hafız Osman tarzı sülüs ve nesihteki mahareti ile tanındıktan sonra önce bir mektepte, sonra Galatasaray Mektebi'nde hüsnihat hocalığına atandı.
Dîvân-ı Hümâyûn Mühimme Odası hulefâsından ve Târikat-ı Şa’bâniyye meşâyihinden Alî Necîb Efendi’nin oğlu olarak H. 1274/M. 1857’de İstanbul’da doğdu. Tam ismi Mustafa Ferîd’dir. . H. 1287/M. 1871’de Dîvân-ı Hümâyûn Kalemi’ne girdi.Şevki Efendi ve Sami Efendi gibi devrinin büyük hattatlarından hat meşketmiş ve Divan-ı Humayun hattatları arasında görev almış Ferid Bey tuğra çekme ve divani yazı hususlarında son derece mahirdir. Medresetü´l-hattâtîn´nin divanî yazı hocalığı kendisine tevdi edilmiştir. 1930 yılında vefat ettiği tahmin edilen Ferid Bey´in eserleri son derece nadir görülmektedir.
Eserde ketebe bulunmamakla birlikte Şeyh Hamdullah sonrası hattatlardan Derviş Ali Efendi veya Hafız Osman Efendi gibi üst düzey bir hattat tarafından yazıldığı kuvvetle muhtemel; muhakkak, sülüs ve nesih hat çeşitlerinin eski dönem en güzel örneklerinden müteşekkil koleksiyonluk bir eserdir. Devrinin en güzel örneklerinden şemseli, salbekli cildinde; tarama çiçekleri, altın cetvelleri ve zencerekleri ile bu körüklü murakka, her yönü ile muadili ancak saray koleksiyonlarında bulunabilecek bir şaheserdir.
Eserde, "Allah bir hükümdarın hayrını dilerse ona sadık bir vezir nasip eder" gibi hadis-i şerifler, kuran-ı kerim ve Allah'ı zikretmenin faziletlerine dair ibareler yazılıdır.
Hattat Ali Rıza Efendi, Enver Efendi adlı bir zatın oğlu olarak İstanbul'da doğdu. Eğitimi esnasında Sultan Abdülhamid Han türbedarı Alî Hamdî Efendi’den sülüs ve nesih meşkederek h. 1264 yılında icâzet aldı. Daha sonra meşhur hattat Şefîk Bey’den de sülüs ve celi sülüs dersleri aldı. Aynı zamanda Şefik Bey'in damadı oldu.
Eserleri gayet nadir olan Ali Rıza Efendi'nin bu hilyesi, sülüs ve nesih hattında ne kadar mahir olduğunu gözler önüne sermektedir. Eserin tezhibi Rikkat Kunt tarafından yapılmıştır. Mavi renkli cetvelin içine en alt orta kısımda altınla yazılmış "Zehebehû Rikkat sene 1362" imzası bulunmaktadır.
"Bir şulesi var ki şem-i cânın, Fânûsuna sığmaz asumânın" (Şeyh Galib).
Hâmid Aytaç´ın asıl adı Musa Azmî’dir. Diyarbakır’da doğdu. Burada Vâhid Efendi’den rika ve Hilmi Efendi’den sülüs dersleri aldı. 1906’da İstanbul’a geldi. Nazif Bey’den celî sülüs, Kamil Akdik’ten sülüs ve nesih, İsmail Hakkı Altunbezer’den tuğra ve Hulusi Yazgan’dan talik meşk etti. 1908’de Gülşen-i Maarif Mektebi’nin yazı hocalığına atandı. Mekteb-i Harbiye Matbaasında hattatlık yaptı ve Erkân-ı Harbiye-i Umumiye’de ser-hattat oldu. Cağaloğlu’nda da bir matbaa açmıştır. Mütarekeden sonra istifa ederek “Hattat Hâmid Yazıevi”ni açtı. Vefatına kadar Reşid Efendi Hanı’nda hüsn-i hat ve yazı işlerine devam etti. Mezarı Karacaahmet’te Şeyh Hamdullah’ın yakınındadır.
Mehmed Özçay´ın toplam 63 adet yazdığı hilye külliyatından...
Mehmet Özçay, Trabzon doğumludur. 1982´de tanıştığı Fuat Başar´dan sülüs ve nesih meşk etti ve 1993´te icazet aldı. İstanbul´a geldikten sonra M. Uğur Derman´la tanışması onun sanat hayatında çok tesirli oldu. Yerli ve yabancı birçok öğrenciye ders ve icazet vermiştir.
Milletlerarası birçok hat yarışmasında juri üyeliği ve danışmanlığı devam eden Özçay, yurt içi ve yurt dışında birçok sergiye iştirak etti.
Oluşturduğu hattat ekibiyle beraber iki yıllık bir çalışmayla 2015 yılında tamamladığı Kral Abdullah Mekke Harem-i Şerif Genişletme Projesinin hatlarını yazdı. Mart 2018’de kendisine Süleyman Demirel Üniversitesi tarafından fahri doktora ünvanı verilen Özçay 8 Ekim 2018 tarihinde T.C. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu üyeliğine atandı.