"Yaldızlı meşin kabı / Parçalanmış kitabı / Ay altında dün gibi / Deli bir derviş gibi / Mumu sönmüş, rahlesi yere devrilmiş gibi / Okurum saatlerce..."
"Çün ferâgat zi-müfredât âmed / Vakt-i meşk-i mürekkebât âmed" Anlamı: Müfredat çalışması bitince harfleri birleştirip yazı yazma vakti geldi". Usta hattat yazısı; üstad, öğrencisi harf çalışmayı bitirince ona "ilerlemeye devam" anlamında yazmıştır.
Başlangıcı: "Ah benim canım Muhammed / İçir aşkın şerbetinden / Şerbetinden şerbetinden / Can Ahmed´in kend´elinden" Muhabbet dolu, samimi ve sade dille yazılmış bir naat
Mahmud Öncü, 1913 yılında İstanbul Şehzadebaşı’nda doğmuş, Balıkesir Ziraat Okulu'ndan mezun olmuştur. İlkokul Müdürü merhum Süleyman Bey'den yazı çalışmalarına başlamıştır. Sonra Güzel Sanatlar Akademisi'nde Hacı Kâmil Efendi, Hacı Nuri Bey ve Hacı Halim Beylerden meşk alarak sanatını geliştirmiştir. Ankara'da Kocatepe Camiinin elli metre kuşak yazısı ile dört büyük, oniki küçük kubbesinin, büyük kapı ile diğer dört kapısının üstlerindeki yazılarla, mahfil yazılarını yazmıştır. Edirne Selimiye camiinin restorasyonunda bozuk ve silik yazılarını restore etmiştir. Beşiktaş'ta Kaptan İbrahim Ağa Camii'nin yazıları ile İstanbul Ataköy’de bir camiin yazılarını o yazmıştır.