Derginin bu sayısında Süleyman Nazif'e ait "Ramazan Musahabesi", Peyami Safa'ya ait "Süngülerin Gölgesinde" yazılarının yanı sıra "Memleketimizde Tiyatro Sanatı ve Sanatkarları" başlıklı yazı yer almaktadır.
15. yüzyılda yaşamış ve önceleri Karamanoğlu Mehmet Bey'in, sonra da Fatih Sultan Mehmet'in yakınında bulunmuş olan ancak hayatı hakkında fazla bir bilgiye sahip olmadığımız Beşir Çeleb'nin "Tevarih-i Al-i Osman" adlı yazma eserinin Prof. Dr. İsmail Hikmet Ertaylan'ın (1889 - 1967) bir önsözle yayımladığı tıpkı basımı... İsmail Hikmet Ertaylandan; Cahit Külebi, Kemal Özer, Cengiz Bektaş, Edip Cansever, Arif Damar gibi nice şair ve yazarın edebiyat öğretmeni Salim Rıza Kırkpınar'a imzalı...
Frederick Calvert yahut bilinen adıyla 6. Baron Baltimore (1731 - 1771), babasının aksine siyasete ilgi duymayan ve yaşamını savruk harcamalar ve skandallarla geçirmeyi tercih eden bir İngiliz asilzadesiydi. Babasının vefatı sonrası Amerika´nın Maryland Eyaleti´nin Özel Valiliği´ni miras alarak büyük bir gelir elde eden Baltimore, buradan ve diğer mülklerinden gelen aylık 10.000 sterlinle masraflı yaşamını idame ettiriyor ve sosyetede sivriliyordu. 1768 yılında güzelliğiyle meşhur şapka satıcısı bir kadını kaçırıp tecavüz etmekle suçlanarak mahkemeye çıkarılan Baltimore, burada jüri tarafından suçsuz bulunup beraat ettirilse de kamu baskısından kurtulamamış ve çareyi İngiltere´yi terk etmekte bulmuştur. Bu ayrılık sonrası bir daha İngiltere´ye dönmeyen Baltimore, uzun süre farklı ülkelerde seyahat ettikten sonra 1771 yılında, henüz 40 yaşındayken Napoli´de hayatını kaybetmiştir. Sağlığında sık sık seyahat eden Baltimore, sanatçı Francis Smith eşliğinde İstanbul´a da ayak basmış, şehirde kendi haremini kurduğu söylentileri yayılıncaya kadar da burada yaşamıştır. İstanbul ve Türkler hakkında kapsamlı bilgiler ihtiva eden seyahatnamesi ise Smith´in çizimleriyle desteklenerek, 1767 yılında Londra´da yayınlanmıştır.
Hat, ebru ve kitap sanatları üstadı Necmeddin Okyay, Medresetü´l-Hattâtîn´de Hacı Kâmil Akdik´ten sülüs hattını ilerletip, Tuğrakeş İsmail Hakkı Altunbezer´den de celî sülüs ve tuğra meşketmiştir. Diploma almadan önce Medresenin ebru ve âhar muallimliğine tayin edilen Okyay, hocalığı sırasında yazılı ebru tarzı ile çiçekli ebruyu bulmuştur, nitekim çiçekli ebrulara sanat çevrelerinde "Necmeddin ebrusu" adı verilmiştir. Eski bir mücellit terekesinden eline eski tarzda cilt kalıplarının geçmesiyle mücellitliğe de merak saran Necmeddin Okyay, bu sahada da kendini geliştirmiştir. Süheyl Ünver, Emin Barın, yeğeni Mustafa Düzgünman, Uğur Derman ve Bekir Pekten, Okyay´ın çeşitli dallarda yetiştirdiği sanatkârlar arasındadır.