Dergi içerisinde "Donald Matematik Şişkinliği", "Pamuk Prenses ve Sihirbazın Elması", "Varyemez Amca ve İnkaların Altını", ""Donald ve Ağaç Kabuğu", "Miki ve Bataklığın Sırrı" vd. maceralar mevcuttur.
Yeni Mecmua, Ziya Gökalp başta olmak üzere Mehmet Fuat Köprülü, Ahmet Refik, Halide Edip ve Halit Fahri gibi isimlerin sosyoloji, tarih ve edebiyat konularında, "Türkçülük" ve "Milliyetçilik" ideolojisine bağlı kalarak kaleme aldığı yazılarını yayımladığı dergidir. Ziya Gökalp tarafından çıkarılmasına rağmen derginin İttihat ve Terakki Partisi´nden maddi destek almasından dolayı derginin kapağında müdür ünvanı karşısında partinin lideri Mehmet Talat Paşa´nın adı yazılıdır.
Dergi içerisinde "Donald Özel Nöbetçi", "Varyemez Amca Büyük Ehram", "Miki ve Tembel Şişko Amca", "Ördekköy Maceraları", "Peter Pan Korsanların Çanı" vd. maceralar mevcuttur.
Sadrazam Hüseyin Hilmi Paşa´nın teşviki ve Sultan Mehmed Reşad´ın iradesiyle kurulan Tarih-i Osmani Encümeni, 27 Kasım 1909 tarihinde görev yapmaya başlamıştır. Encümenin asıl görevi, elde bulunan vakanüvis tarihleri Osmanlı Devleti´nin tarihini anlamak ve anlatmak için yetersiz kaldığından, bilimsel ve modern yollarla kaleme alınmış bir Osmanlı tarihi meydana getirmektir. Encümen´in ilk başkanı olan Vakanüvis Abdurrahman Şeref Bey´in odasında çalışmalara başlayan encümen üyeleri arasında, Ahmed Tevhid, Ahmed Refik, Ahmed Midhat Efendi, İskender Yanko Hoçi, Efdaleddin (Tekiner), Ali Seydi Bey, Diran Kelekyan, Zühdü Bey, Mehmed Ârif Bey ve Necip Âsım yer almaktadır. 1917 senesinde encümen, "Osmanlı Tarihi" adlı eseri meydana getirmiş olsa da istenilen düzeyde bir tarih kitabı olmaktan uzak kalmıştır. Târîh-i Osmânî Encümeni´nin en önemli faaliyetlerinden biri de "Tarih-i Osmani Encümeni Mecmuası" dergisini çıkarmak oldu. 14 Nisan 1910 senesinde ilk sayısı yayımlanan dergideki yazıların niteliğini, Osmanlı tarihi ile ilgilenen araştırmacıların kolaylıkla bulamayacağı ya da henüz yayımlanmamış arşiv belgeleri, yabancı dillerde Osmanlı tarihi hakkında kaleme alınmış ve çevirisi henüz yapılmamış yazılar ve tarihle ilgilenen farklı cemiyet üyeleriyle yapılan görüşmeler oluşturmaktadır.
"Şüphe yok ki, bu hikâyemizin bir peri masalından başka birşey olmamasını dilerdik. Ne yazık, ki hakikati bilen her fert, bu hikâyeye inanmaktan alıkoyamaz. Netekim, Avrupanın birçok memleketlerinde milyonlarca insan, kendilerini komünizm belâsından ebediyen uzak görüyorlardı. Halbuki şimdi, bu kanaatlarına tamamen aykırı olarak, yoksul bir esir hayatı yaşamakta bulunuyorlar..."
"İşçi sınıfının ve dünyadaki tüm ezilenlerin birlik-dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs katliamının birinci yılında yurdumuzun her tarafında, kahvehanelerde, alanlarda düzenleyeceğimiz toplantı ve gösterilerle anacak, geçen 1 Mayıs´ta yitirdiğimiz yoldaşlarımızı ve tüm devrim şehitlerimizi selamlayacağız."
"(Ertuğrul Muhsin Bey´e) Yıktın perdeyi eledin viran-Varayım sahibine haber vereyim!"
Türkiye´nin en uzun ömürlü mizah dergilerinden olan Akbaba, 1922 yılında Yusuf Ziya Ortaç ve Orhan Seyfi Orhon tarafından kurulmuş ve kesintilerle birlikte 1977´ye kadar yayın hayatını sürdürmüştür. Zaman içerisinde de toplumun yoksul kesiminin dergisi olarak geniş bir okuyucu kitlesine ulaşmıştır.
Rebiülevvel 1334 tarihli mecmuanın kapak yazısı: "Büyüklüğüne söz bulunamayan bir levha-i şehamet. Bizi yükseltmek için feda-yı can eden mübarek şehidler yatağı" 24x34 cm
Cilt içerisinde Halûk Y. Şehsuvaroğlu tarafından Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan "Tarihten Sahifeler" başlıklı köşesinin kupürleri yer almaktadır. Arka kapağı ciltten ayrılmıştır.
Gazete mütareke döneminde Yakup Kadri´nin yönetiminde yayımlanarak, Milli Mücadeleyi destekleyen yazılar yayımlamıştır. 1 Aralık 1928´den itibaren Latin harfleriyle basılan İkdam, yayın hayatının ilk yıllarından başlayarak dilde sadeleşme akımının öncülerinden ve Türkçülük akımının etkin savunucularından biri olmuştur.
Harf devrimi günlerinden, Mustafa Kemal Atatürk´ün Kayseri´de kara tahta başında yeni harfleri vatandaşlara öğretirken çekilen fotoğrafı, gazetenin ilk sayfasında bulunmaktadır. (20 Eylül 1928)
1891-1944 yılları arasında çıkarılan ve Edebiyat-ı Cedide topluluğunun yayın organı olan Servet-i Fünun, Türk basın tarihinin en uzun süreli ve en etkili yayınlarındadır.
Kapaktaki görsel, Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel´e yaptırılan, Türkiye´nin ilk anıt heykelidir. Heykel aynı zamanda Türkiye´de dikilen ilk Mustafa Kemal Atatürk anıtıdır. Anıt, 3 Ekim 1926´da dönemin belediye başkanı Şehremini Emin Erkul tarafından açılmıştır.
Şinâsi tarafından yayımlanan ilk Türkçe gazetelerden olan Tasvir-i Efkar, I. Dünya Savaşı sırasında Enver Paşa emriyle başka gazeteler ile çoğu kez sansüre uğramış, Mustafa Kemal´in Çanakkale cephesindeki hizmetleri ve başarıları hakkında övücü yazılar yayımlamıştır. Bu sayısında; "Büyük Fredrick Zamanında Olduğu Gibi", "Uhud-ı Atikaya İcmali Bir Nazar", "Harb-i Umumi", "Arnavutluk Nihayet Osmanlı Prensine Kavuşacak" vd. başlıklı içerikler yer almaktadır.
Kamuoyuna duyurulan cihatla beraber I.Dünya Savaşı’na katılan Osmanlı Devleti’nin seferberlik faaliyetleri arasında savaş propagandası da önemli bir yer tutmaktadır. İşte bu noktada yazılı ve görsel propaganda çalışmalarıyla önemli bir yayın organı vasfı kazanan Donanma Mecmuası öne çıkmaktadır.
Savaş döneminin en görsel içerikli ve kaliteli yayınlarındandır. Çıkış amacı, Harbiye Nezareti´nin başlattığı "harp edebiyatı" kampanyasına uygun şair ve yazarlarımızın yazmış olduğu, askerlerimizin cephedeki fedakârlıklarını, kahramanlıklarını anlatan edebi eserleri yayınlayarak halkın milli duygularını kabartmak ve bir harp edebiyatı oluşturmaktır.
Osmanlı Devleti´nde mirliva (tuğgeneral) rütbesine terfi eden ilk hekim olması dolayısıyla Marko Paşa adıyla tanınan Rum asıllı Osmanlı hekimi Markos Apostolidis tarafından yayımlanan dergidir. Marko Paşa, Osmanlı Hilal-i Ahmer Cemiyeti´nin kurulmasına katkıda bulunmuş ve ilk genel başkanı olmuştur.