PHEBUS SAHAFİYE, 02.06.2023 saat: 22:00'a kadar internet sitemizden pey verebilirsiniz. 22:02 itibariyle canlı mezat başlayacaktır. Kitap, Dergi ve süreli yayın hariç tüm ürünlerden % 20 ürün KDV'si alınmaktadır. Komisyon Oranı: % 20 + KDV'dir. ÖDEME SÜRESİ MÜZAYEDE BİTİMİNDEN SONRA 1 HAFTADIR.
Arkeolog Mahmut Akok´un (1901-1993), 17. ve 18. yüzyıllarda yapılmış ve eski karakterini muhafaza eden eski Ankara evleri üzerine hazırladığı; fotoğraf, resim ve çizimlerden oluşan 41 levha içeren çalışması...
Sümerbank Selüloz Sanayii Müessesesi´nde matbaa amiri olarak görev yapan Şefik Ergürbüz´ün, epeyce gelişmiş olsa da halen şifahi bilgilerle ilerleyen Türk matbaacılığına ve matbaa emekçilerine sağlam, esaslı ve sistemli bilgiler sunmak amacıyla kaleme aldığı lügat...
Kadro dergisinin kurucularından ve Cumhuriyet döneminin önde gelen aydınlarından olan Şevket Süreyya Aydemir´in, Kadro Hareketi´nin temel görüşlerini ele aldığı ünlü eseri... Ön ve arka kapakların korunduğu, özenli yeni cildi içinde... *Bazı satırların altı tükenmez kalemle çizilmiştir.
Askeri alandaki başarılarının yanı sıra, Cumhuriyet döneminin "resmî tarih" yazımına karşı duruşuyla tarih alanında da çok önemli çalışmalara imza atmış olan Kâzım Karabekir Paşa´nın, Osmanlı Devleti´nin son savaşı olan Birinci Cihan Harbi´ne dair gözlemleri... "Doğru görmek, doğru yapabilmek için daha önce yapılanları doğru bilmek şarttır." (Birinci kitabın kapağından) *İki cildin bir araya getirildiği, siyah bez cildi içinde…
Türkiye´de 11 Kasım 1942 tarih ve 4305 sayılı kanunla konulan ve özellikle azınlıkları hedef alan "Varlık Vergisi" hakkında; o dönem İstanbul Defterdarı olarak görev yapan Faik Ökte´nin yazdığı, çok uzun süre boyunca bu alanda yazılmış tek kitap olan ve daha sonraki çalışmaların da kaynak olarak gösterdiği eser... "Varlık Vergisi Cumhuriyet malî tarihinin yüz kızartan bir sahifesidir. Bu verginin tatbikinde benimle beraber çalışan arkadaşlarımın çoğu ondan nefret ederler ve bu ceninin gömülmesini isterler. Ben bu fikirde değilim. Bu faciada siyaset adamlarının, memurların, mükelleflerin, karşılıklı rolleri, hataları, ıstırapları vardır..." (Önsözden)
Türk edebiyatı tarihinin referans kitaplarından Resimli Türk Edebiyatı Tarihi´nin birinci baskısı... Yazıldığı dönemin, Nazım Hikmet de dâhil olmak üzere, yaşayan edebiyatçılarını da içermesiyle modern bir edebiyat tarihi niteliği taşıyan eser, 1971´de iki cilt halindeki basımında genişletilmiş ancak Nazım Hikmet gibi isimler yeni baskıya alınmadığı gibi, sonraki kuşağın yazar ve şairlerine de yer verilmemiştir. Yayınevinin orijinal bez cildinde.
"İstanbul Fethinin Beş Yüzüncü Yıldönümü Münasebetiyle" İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarafından yayınlanan eserlerden... Topkapı Sarayı arşivinde bulunan vesikaların yanı sıra, Avrupa´daki kaynakların da işlenmesiyle meydana gelen kitap, o güne değin Cem Sultan´ın bilinmeyen ya da yanlış bilinen yaşam öyküsüne, çok sayıda belge ve görsellerle ışık tutuyor. Deri sırtlı, şık cildi içinde...
Eski İstanbul hayatına dair doğrudan gözlemlerini renkli üslubuyla aktaran Ahmet Rasim´in (1864-1932), eski fuhuş hayatını anlattığı "Fuhş-i Atîk" (ilk baskısı 1924) adlı eseri ile kadınlar arasındaki cinsî münasebetleri konu aldığı "Hamamcı Ülfet" (ilk baskısı 1922) adlı eserini bir araya getiren kitap...
"Şiir çevirisinin adamakıllı güç, hatta çok kere imkânsız bir şey olduğunu hatırdan çıkarmamak lazım. Burada sadece mütercim olarak konuşmuyorum. Kendim de şiir yazdım. Bir şiirin ancak bir defa söylenebileceğini, ancak bir türlü söylenebileceğini kendi tecrübelerimle biliyorum..." (Orhan Veli)
Orhan Veli Kanık tarafından çıkarılan, tek yapraklık "Fikir, Sanat Gazetesi" YAPRAK´ın 1 Ocak 1949 - 15 Haziran 1950 tarihleri arasında yayınlanan ilk 28 sayısı ile Orhan Veli´nin vefatı sonrası arkadaşları tarafından yayınlanan 1 Şubat 1951 tarihli "Son Yaprak" adlı son sayısı…
Türkçülük hareketinin, tarışmasız en önde gelen ismi Nihal Atsız´ın, antik çağdaki hayali bir devlet alegorisiyle kaleme alıp devrin devlet erkanını eleştirdiği kısa romanı... Atatürk´ün "Subbiluliyuma" ismiyle Hatti devleti kralı olarak yer aldığı eserde, çoğu zaman asıl isimlerinden üretilmiş isimlerle Zeki Velidi (İkeznini), Hasan Ali (İlanasam), Cevat Abbas (Sabba), İnönü (Kahin Şilka), Fevzi Çakmak (Tutaşil), Afet İnan (Yamzu) gibi döneminin yönetici ve aydınları karakterize edilmiştir. Roman yayınlandıktan kısa bir süre sonra Atatürk´e dil uzatıldığı gerekçesiyle toplatılmış ve elli yıla yakın bir süre tekrar basımı yapılmamıştır.
Ekim 1950- Ocak 1952 arasında toplam 68 sayı yayımlanan dergi, Nihal Atsız’ın çıkardığı dördüncü dergidir. Atsız ve Nejdet Sancar imzalı “1944-1945 Irkçılık-Turancılık Davası” adlı yazı dizisi, bu derginin üçüncü sayısından itibaren yayımlanmaya başlamıştır.
Kimi eleştirmenlere göre modern Türk şiirinin asıl öncüsü olan Ahmet Haşim’in (1887 – 1933), tedavi amacıyla gittiği ve yaklaşık üç ay kaldığı Frankfurt izlenimleri... Gezi ve deneme edebiyatımızda çok özel bir yeri olan eser, aynı zamanda Ahmet Haşim´in sağlığında yayımlanan son eseridir. "Kendisine hayatımı borçlu olduğum ve iki gözüm kadar kıymetli dostum Dr. Fazıl´a" ithafıyla imzalı... Şairin, "hayatımı borçlu olduğum" ithafını yazdığı yılın haziran ayında vefat etmesi de kaderin bir cilvesi...
Atatürk’ün isteği üzerine sinema öğrenimi görmüş, onu anlatan bir film çevirmiş; yine Atatürk’ün isteği ile roman, liberetto, piyes yazmış çok yönlü bir sanatçı olan Münir Hayri Egeli´nin oyunu… Tiyatro oyuncusu Muammer Esi´ye imzalı…
Oyunda "Deli Çavuş" rolüyle yer alan Muammer Esi´ye hitaben kaleme alınan ithaf, "Unutulmaz Deli Çavuş Muammer Esi´ye hayranlık ve sevgilerle. 5/4/965, Cevat Fehmi" şeklindedir.
Yaşar Kemal´in "Bu, bir yörük obasının gerçekçi romanıdır. Obanın yok oluşunun hikâyesi, belki de ağıtıdır. Bu tükenen yörük obası, koca Osmanlıyı, Selçukluyu, daha nice nice devletleri kurmuştu..." şeklindenitelediği "Bin Boğalar Efsanesi" kitabının ithaflı ve imzalı ilk baskısı...
Enis Batur´un, 1977-1991 yılları arasında yapmış olduğu söyleşilerden bir seçmeyi topladığı kitabı... İthaf, "Enis Batur´dan Canan´a ... ne tuhaf SÖZ´LÜK değil mi? Sevgiyle, Enis Batur" şeklindedir.
Köy Enstitülü yazarlar içinde, "Yılanların Öcü, Irazcanın Dirliği, Tırpan, Kara Ahmet Destanı" gibi romanlarıyla toplumcu - gerçekçi köy romanının klasiklerine imza atmış olan Fakir Baykurt´un (1929-1999), yine aynı toplumcu - gerçekçi duyarlılıkla kaleme aldığı öyküleri... İthaf, "Nazım Hikmet Dikbaş´a candan gönülden sevgilerimle... Antalya, 29.7.95, F. Baykurt" şeklindedir.
Henüz genç bir kızken önce fikirleriyle, sonra kendisiyle tanıştığı Prens Sabahattin´in şahsının ve fikirlerinin etkisinde kalan Nezahat Nurettin Ege´nin kalemiyle Türkiye´de yayımlanmış en kapsamlı Prens Sabahattin biyografisi...
Aslında Mekteb-i Tıbbiye mezunu olmasına ve felsefe eğitimi almamış olmasına karşın, felsefeye ilgisi nedeniyle “Feylesof Rıza” olarak tanınan Rıza Tevfik (1869-1949); felsefeci, siyasetçi ve şair kimliğiyle son dönem Osmanlı aydınlarının en ilginç simalarından biridir. Politikadaki tutarsızlıkları ve ateşli kişilik yapısı nedeniyle olaylarla dolu bir ömür süren Rıza Tevfik, Sevr Antlaşması’nı imzalayan Osmanlı delegasyonunda bulunduğu için, diğer “Yüzellilikler” gibi uzun yıllar sürgünde yaşamıştır.
İstanbul Argosu, İstanbul Folkloru gibi çok değerli çalışmalarıyla tanınan M. Halit Bayrı´nın gençlik dönemi fotoğrafı… İmza fotoğrafın arka yüzündedir.
Türkçülük hareketinin önde gelen isimlerinden Reha Oğuz Türkkan´ın gençlik fotoğrafı… İthaf, "İdealist Kardeşim A. Münir ...ye sevgi ve hasretlerimle. Oğuz Türkkan, 7/6/1949" şeklindedir.
Ön kısmında "Abdülbaki Gölpınarlı´nın yadigârıdır: Selamullah, Ahalallah, Bereketühü..." yazısı yer alan kartın arka yüzünde yine Abdülbaki Gölpınarlı tarafından el yazısıyla kaleme alınmış Farsça bir şiir ve yazarın imzası yer almaktadır.
Daha çok “Bu Vatan Kimin” şiiri ile hatırlanmasına karşın, şairliğinden çok, eleştirmenliği ve araştırmacılığıyla Türk edebiyatına çok büyük katkılar sağlamış olan Orhan Şaik Gökyay´ın (1902 - 1994) Almanya´da tanık olduğu Octoberfest´e dair gözlemlerini içeren Osmanlıca mektubu... 693 kilo ağırlığında bir öküzün şişe geçirilip pişirilmesinden, oldukça lezzetsiz bulduğu biradan söz eden yazar, Almanların festivaldeki davranışlarına dair gözlemlerine de yer veriyor. "The Royal Hotel (London)" antetli ve görselli kâğıt üzerine yazılmış.
Önce Servet-i Fünuncu, sonra İttihatçı ve gazeteci ve her zaman muhalif ve kavgacı Hüseyin Cahit Yalçın 1875 - 1957) milletvekili İsmail Hakkı Kılıçoğlu´na hitaben yazdığı mektup... Bir seçim arefesinde yazıldığı anlaşılan siyasi içerikli mektupta Hüseyin Cahit, arkadaşının ismini açıklanan aday listelerinde göremediğini ve bu duruma çok üzüldüğünü ifade ederek kendisinin de dinlenmek için bir müddet şehirden uzaklaşacağını belirtiyor.
Modern Türk şiirinin hiçbir akımına katılmayan ama her akımdan biraz etkilenen ve daha çok da her akımı önemli ölçüde etkileyen; en çalışkan, en üretken şairi, oyun yazarı, çevirmeni ve edebiyat öğretmeni Behçet Necatigil´in (1916 - 1979), Türkiye Defteri dergisi editörlerine teşekkür mektubu: "Genç sanatçılar: Taylan Altuğ - Naci Çelik, 17 Mayıs 1973 Perşembe günü, Harbiye´deki Yapı-Endüstri Merkezi Konferans Salonunda yaptığım konuşmadan önce, ´Şiir sevdamız Siz´le başladı´ notunu iliştirerek, kendinizi göstermeden lütfettiğiniz eflatun glayoller, beni çok duygulandırdı, mahçup da etti..."
Beş Hececiler´in en üretken şair ve yazarı Halit Fahri´den, Hisar dergisi kurucusu, şair ve yazar Mehmet Çınarlı´ya gönderilmiş mektup: "Aziz dostum Mehmet Çınarlı, ... 37 ve 39 numaralı (Hisar)lardan bir tek nüsha olarak tekrar yollamanızı rica ederim. Çünkü o nüshaları Mücap Ofluoğlunun ricası üzerine ona vermeğe mecbur kaldım. İlk defa ismini ve bir eserini (Hisar)da tanıttığımız İspanyol yazarı Arrabal hakkında çok ilgi duydu..."
Şair, yazar ve öğretmen Mahmut Makal´ın, "Köy Edebiyatı" akımını başlatan, kendisine 1966 yılında UNESCO´nun "Tüm Kitaplarıyla Dünya Kültürüne Hizmet Ödülü"nü kazandıran deneme türündeki kitabı "Bizim Köy"ün Fransızca baskısı...
Halkların Yasal Yaşamı Kitaplığı´nın (LA VIE JURIDIQUE DES PEUPLES), Türkiye´nin hukuki hayatına ayrılan yedinci cildi. Kitap içerisinde Ali Fuad Başgil, Sıddık Sami Onar, Mehmet Cezmi Erçin, Saffet Tuncay, Cevdet Ferit Basman, Hüseyin Avni Göktürk, Ahmet Samim Gönensay, Ali Kemal Elbir, Mustafa Reşit Belgesay, Mehmet Cemil Bilsel ve Kemalettin Birsen gibi meşhur hukukçularımız tarafından kaleme alınmış yazılar yer almaktadır. *Arka kapağın sol üst köşesi kopmuştur.
Firdevsî, Nizâmî, Ömer Hayyam, Sadî-i Şîrâzî ve Hâfız-ı Şirâzî gibi İran edebiyatının önde gelen şairlerinin şiirlerini, her birinin arkasında açıklamalar yer alan renkli İran minyatürleri eşliğinde derleyen özel bir çalışma...
1853 - 1856 yılları arasında Osmanlı Devleti ile Rusya arasında gerçekleşen, İngiltere ve Fransa´nın da dâhil olduğu, Osmanlı Devleti tarihinde çok önemli bir yeri olan Kırım Harbi´nin, 26 gravür eşliğinde, Batılı bir gözle analizi... İç kapakları ebrulu, sırtı yaldız süslemeli orijinal cildinde. Sayfa kenarları altın yaldızlı…
Hayatını Türkistan´ın bağımsızlığına adayan Tarihçi, Türkolog, "Basmacı Mücahidi" Ahmet Zeki Velidi Togan, bu eseri Türkistan tarihini gelecek nesillere anlatabilmek amacıyla yazmaya başladığını ifade eder. 1918 senesinde cephelerde geçen günlerinde kaleme aldığı eserin ilk nüshası, ne yazık ki çalınarak Rus gizli polisi Çeka´nın eline geçmiştir. Elde kalan bir kaç müsvedde ile ve Abdülkadir İnan´ın yardımları ile ikinci nüsha 1929 senesinde tamamlanmış ve Mısır´da basılmıştır. Eser, 1929 yılında Türkiye´de Harf İnkılabı gerçeklemiş olmasına rağmen Osmanlıca olarak basılmıştır. Latin harflerle yazılmış önsözde belirtildiği üzere, bunun nedeni Asya memleketlerinde yaşayan Türkistanlıların yeni harfleri okumakta zorluk çekeceğinin düşünülmesidir.
Halley Kuyruklu Yıldızı, çıplak gözle görülebilen tek kuyruklu yıldızdır. İlk olarak 1758 yılında Edmond Halley tarafından keşfedilmiş olması münasebetiyle "Halley" ismi verilmiştir. Belli aralıklarla Güneş Sistemi´ne giren Halley Kuyruklu Yıldızı, 1910 senesinde de Güneş Sistemi içerisinde kendini göstereceği hesaplanmıştır. Bu kitapta da yazdığı üzere, halk arasında Halley Kuyruklu Yıldızı´nın dünyaya çarpmasından bahsediliyor ve büyük felaketlere yol açacağına inanılıyordu. Halkın böyle bir dehşete kapılmasını önlemek amacıyla kaleme alınan eserde kuyruklu yıldızların ne olduğundan ve Halley Kuyruklu Yıldızı´nın görünmesinin ardından neler olacağından bahsedilmiştir.
Türk dilinde kullanılan Arapça ve Farsça kelimelerle Türkçeye Batı dillerinden girmiş bazı kelimelere de yer veren lügat; kelimelerin seçilişi, anlamlandırma ve örnek cümleler bakımından döneminde ileri seviyede kabul edilmiştir. Kelimelerin, asıl dillerindeki anlamlarının değil, Türkçede kazandıkları manaların gösterildiği sözlükte müellifin kendi şiirlerinden veya başka şairlerden örnek çeşitli mısra ve beyitler de yer almaktadır. Sözlük "fetva" kelimesine kadar Muallim Naci tarafından hazırlanıp yayımlanmıştır.
Divan şairi Sünbülzâde Vehbî tarafından, Sadrazam Halil Hamid Paşa´nın iki oğlu için kaleme alınmış ve değişik vezinlerde 58 kıtadan oluşan manzum bir Farsça-Türkçe sözlüktür. Eser, önceki sözlüklerde bulunmayan Farsça kelimelere yer verdiği için çok tutulmuş ve okullarda okutulmuştur. Mıklepli dönem cildinde...